Kocaeli'nin İzmit ilçesinde yaşayan evli ve 3 çocuk babası Recep Ablak (41), 2017 yılında yakın arkadaşının aracılığıyla Sakarya Orman Bölge Müdürlüğüne arazöz şoförü olabilmek için iş başvurusunda bulundu. İddiaya göre, tüm evrakları hazırlayan Ablak'tan bir sendikaya bağış adı altında 3 bin TL para vermesi istendi. Sendikaya parayı ödeyen Ablak, Orman Bölge Müdürlüğünde görev yaptığı ileri sürülen yetkili kişiye de 4 bin 380 TL para gönderdi. Kendisine söylenenleri yerine getiren Ablak, daha sonra işe girebilmek 1 sene bekledi. 2018 yılında kurum içinde yetkili olduğu iddia edilen kişiler Ablak'la iletişime geçerek, işe giriş belgesinin hazır olduğunu fakat karşılığında 100 bin TL para göndermesi gerektiğini söyledi. Recep Ablak ise parayı bu kişilere vererek yine bir süre beklemeye başladı. Aradan uzun zaman geçmesine rağmen hala işe giremeyen Ablak, dolandırıldığını anlayarak suç duyurusunda bulundu.

 "100 bin TL para verdim"

Olayın nasıl geliştiğini anlatan Ablak, "2017 yılında bana evrak vermeleriyle süreç başladı ama sonuç alamadım. Suç duyurusunda bulundum. Savcı ve yetkili kişilere durumu anlattım. İlk olarak bir sendikaya 3 bin lira bağış adı altında para verdim. 4380 TL'de Ankara'da yaşayan kişinin karısının faturasını ödedim ATM üzerinden. 1 sene sonra bana bir evrak verip, 'bu evrak işe başlama evrakın ama 100 bin TL para vermen gerekiyor' dediler. Şimdi ben 3 bini geçtim, 4380 TL'yi de geçtim, boş gezdiğim 1 seneyi de çöpe attım. Ama bana 'işe girmek istiyorsan bu parayı vermek zorundasın' dediler. 2018'de bu parayı verdim. Kamu çalışanları tarafından mağdur edildim. Ben bizzat müdürlüğe giderek bu kişilerle görüşmüştüm" dedi.

"Huzurum bozuldu ama pes etmedim"

Olayın ardından aile birliğinin bozulduğunu söyleyen Ablak, sözlerine şöyle devam etti:

"Huzurum bozuldu, ailem de şiddetli geçimsizlik var. 4 yıldır doğru düzgün çalışamıyorum. Ne varsa satmak durumunda kaldım. Büyük mağduriyete uğradım. Her seferinde evrak verdiler. Örneğin büyükşehir belediyesine işe girmiştim bu kişiler bana işe başlama evrakı verdiler ve ben işimden ayrılmak zorunda kaldım. Fabrikaya girdim yine bana bu kişiler evrak gönderdi ben yine işten ayrıldım. Eşimle aram bozuk ama ben pes etmedim. Ben Laz'ım, her şeyimi kaybettim ama pes etmiyorum. Bankaya 100 bin TL borcum var, evimin elektriği de suyu da kesik. Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin sosyal yardımlaşmasından yararlanıyorum. Yaklaşık 350 bin TL kaybım var, çevreye bile borcum var"

"İntihar edip arkasından not mu yazsaydım?"

Ablak, 4 yıldır sıkıntılı süreçlerden geçtiğini belirterek, "Benim yerimde olanlar intihar ediyor. Ben intiharı düşünmedim mi sanıyorsunuz? Onurumu, haysiyetimi, gururumu, şerefimi kurtarmam lazım. Paradan ve işten ziyade bu benim için daha çok önemli. İntiharı bile düşündüm. Ev gitti, arabam gitti, 4 senelik iş kaybım var. Neden düşünmeyeyim? Ben intihar edip arkasından not mu yazsaydım? Ben pes etmeyi sevmem mücadeleme devam edeceğiz" dedi.

"Çevremden 'keriz' tepkisi aldım"

Dolandırıldığı için çevresinden tepki gördüğünü vurgulayan Ablak, "Çevremden 'keriz', 'salak', 'nasıl kandırıldın?' gibi tepkiler aldım. Devlet kurumuna güvenmeyeceksem kime güveneyim? Toplum tabi böyle der. Bende böyle bir olayla karşılaşsam karşımdakine 'ne kadar kerizsin' derim" diye konuştu.

"Bende yok yok"

4 yıl boyunca elinde bulunan evrakları, dilekçeleri, dekontları ve kişilerle olan mesajlaşmaları biriktiren Ablak, "Bende evrak, ses kaydı, senet, mesajlar yok yok. Elimde resmen bir kitap var. Gitmediğim devlet adamı yok. Ankara'ya gönderilmiş fakslar, almış olduğum evraklar, ifadelerim hepsi biriktirdiğim dosyanın içerisinde mevcut. Bunu sürekli yanımda gezdiriyorum delil ve kanıt olarak" şeklinde konuştu.

"Onurumu, haysiyetimi, gururumu, şerefimi kurtarmam lazım"

Recep Ablak, dolandırılmadan önce çok güzel bir yaşantısının olduğunu, güzel işlerde çalıştığını kaydederek, çevresinde de sevilen birisi olduğuna dikkat çekti. Ablak, "Bu olaydan önce borcum bile yoktu. Evim, arabam, arsam, motosikletim vardı. Hepsi parça parça gitti. Çevreme karşı itibarım gitti. Öncelikle bu Orman Genel Müdürlüğü konusunda onurumu, haysiyetimi, gururumu, şerefimi kurtarmam lazım. Ailemle, çocuklarımla aram bozuk. Bu işlerin içinden hakkaniyetle kurtulmam için öncelikle şerefimi kurtarmam lazım. Bir devlet adamının benimle ilgilenmesini istiyorum" sözlerine ekledi.