İmkânsızlıklara değil, olasılıklara odaklanmış GÜÇLÜ VE ÖRNEK KADIN:
AYSEL YİĞİT  

Öğretmen, öğrenci, eş, anne, anneanne…“
İmkansız yoktur..” sözü tam ona göre.
Her zaman pozitif ve inanılmaz çalışkan.


Söyle başladı söze:
“Başarılı olmanız için hiçbir şey engel değil!
Bunu herkese anlatmaya çalışıyorum. Çünkü ön yargılar var bu konuda. 
Başaramazsın, kadınsın, yaşın küçük, paran yok, arkan yok, torpilin yok…
Bahaneler hiç bitmez; siz bahaneleri yok edemezsiniz. O tabuları kırmaya çalışıyorum. Sadece kendim için değil, çocuklarım için, torunlarım için, öğrencilerim için, arkadaşlarım için, kısaca herkes için …”


2016 yılında Sosyoloji okumaya başladı ve 2021’de yanı bu baharda mezun oldu.
Korona nedeniyle, kep töreni yapılamayınca, herkes gibi o da fotoğrafçıda giydi kepini, geçti kameranın önüne gururla, başı dimdik. Sevinçli, heyecanlı, bir o kadar da gururla baktı fotoğrafçının gözlerine. Haklıydı, başarmıştı bir kez daha…


 Ben de Aysel Hanımla konuşurken pek çok duyguyu aynı anda yaşadım. Onunla gurur duydum: azmiyle, sabrıyla, çalışkanlığıyla…
 İmkânsızlıkların değil, olasılıkların altını çizen bir rol modelle birlikte olmak, benim için ayrıca bir gurur.
 Aysel Yiğit’i çok sevdim ben… Sevginin de ötesinde saygı duydum. 
Hep mi böyleydiniz, yaradılıştan mı yoksa sonradan mı kazandınız bu meziyetleri bilmiyorum ama ilk sorum geliyor:

Aysel Yiğit’ i iki kelimeyle anlatın desem… 
“Vicdanlı
    ve 
Sorumlu” …


Öğretmen olmayı siz mi istediniz? Öyküsü var mı meslek seçiminizin?
Ortaokuldan sonra öğretmen okulu sınavlarına girdim. Kayseri Kız Öğretmen Okulunu kazandım. 
O dönemde kız çocukları için ciddi bir atılımdı, öğretmen olmak. Ailemle birlikte karar verdik. Ailem beni ve diğer kız kardeşlerimi okutmak için varlıklı bir köy hayatından vazgeçerek şehre yerleşti.
Dedem; “ Benim kızım, eğitimli bir anne olacak.” dedi. 
Hem kendi köyümde hem de civar köylerde okuyan ilk kız çocuğu oldum.


İlk tayin yeriniz…
Kayseri Felahiye Kuruhüyük Köyüne tayin oldum, ailemle birlikte gittik.
Çok heyecanlıydım, çok şey yapmak istiyordum. Nerden aklıma geldi bilmem önce Köy Kanununu inceledim. 
23 Nisan Bayramı için çocuklara kâğıttan elbiseler diktim. Kimini bayrak, kimini zeybek yaptım. 
Küçücük okul bahçesine bütün köy halkı sığdı ve coşkuyla kutladık” Ata”mızdan armağan bayramımızı.


Zorlandınız mı?
Akıllıca yaklaştım köy halkına. Önce anne, anneanne, babaanneleri topladım, onlarla konuştum, okuma yazma bilmeyenlere okuma yazma öğrettim.
Annelerle, büyük annelerle her şeyin çok kolay yürüdüğünü fark ettim. Bir yerde ihtiyaç mı var hemen toparlanır ve gerekeni yapardık.
Çok yakın bir zaman önce öğrenciydiniz, “Sosyoloji Bölümü”nü bitirdiniz, kep giydiniz. 


2016 ‘da Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümüne başladım, 2021 baharda mezun oldum. Zorlandım ama dersleri çok sevdim. 
Corona nedeniyle kep töreni yapılmadı, fotoğrafçıda giydik kep ve cüppelerimizi.                                      
Bu konuda mütevazı olamayacağım, kendimle gurur duydum.


Bundan sonrası için hedefleriniz var mı?
Aile danışmanlığı yapmak için kendime yer açmak istiyorum.
Daha önce Bilgi Üniversitesinden Aile danışmanlığı ve Öğrenci Koçluğu sertifikaları aldım; ancak yer açmamı sağlayamadı bu sertifikalar. Bu amacıma ulaşmak için sosyoloji okudum. Bu yıl sonbaharda bir yer açmış olacağım. Bir hedefim daha var, psikoloji okumak. 
Anne babalara, genç kızlarımıza okumak konusunda neler söyleyeceksiniz.


Kız çocuklarının kendi hayatlarını yönetebilecek yeterlikte olmalarını, kişiliklerini kazanmış olmalarını bilhassa isterim.
 Meslek hayatımda da öğrencilerimi ve ailelerini bu hususta yönlendirdim ve büyük ölçüde başarıya ulaştık. Özellikle yaşadığımız çağda birey olmuş kız çocukları hem kendileri hem aileleri hem de yetiştirecekleri evlatları için birer özgürlük ve güven işaretidir; bunu özellikle ailelerin dikkatine sunmak isterim.

Allah bağışlasın iki kızınız var, onları da okutup çok güzel yerlere getirdiniz. Onları büyütürken neler hissettiniz, zorlukları da olmuştur mutlaka, bu aşamaları bize anlatır mısınız?
Bir kızım yarbay rütbesinde Hava Kuvvetleri bünyesinde bir uçucu, bir kızım ise emekli deniz subayı ve avukat olarak görev yapıyor. 
Her ikisini de devrin ilerisini değerlendirerek, modern ve yeni olan fırsatlar sunarak eğitmeye gayret ettim. 


Yeni yayınları, Avrupa’daki yaşıtlarının imkânlarını takip ederek hem çocuklarımı hem de öğrencilerimi denkleri ile gruplayarak belli bir disiplinde yetiştirdim. 
Kendileri hayal kursun, biz destekleyelim ki, vizyonları gelişsin istedim. 


Çalışan bir anne olarak tabidir ki zorluklar oldu. Ancak gelecek kararlılıkla devam edince size hediyelerle geliyor, hep bir çözüm üretmeyi bildim.
 Şartları zorladım ve asla hayal kırıklığına uğramadım.

Çalışma yaşamında kadın olmanın avantaj ve dezavantajları neler sizce? Başarınızın sırrını açıklar mısınız?

İhtiyaç ve öncelikleri belirleyip çalışkan olmak her meslek ve grupta sizi aranılan kişi yapar.
 Mesleğim gereği kadın olmak, öğrencilerimle kurduğum ilişkiye olumlu bir ayrıcalık sağladı. Ancak mesleki hiyerarşide toplumun yapısı gereği tüm kadınlar gibi zorluklar yaşadık. 
Söz konusu hiyerarşi bile sorun çözülmesi gerektiğinde yani sistemin devamlılığı ya da başarısı için ihtiyaç liyakat olduğunda çalışkan insanın hakkı teslim edilir. Hem öğrenci ve velilerimle hem de okul idare ve çevresi ile koordineli ve ikna modelini uygulayarak, çocukların başarısını önceleyerek mesleğimin manevi doyumunu yaşadım.


“Başarılı bir kadın, gerçek bir ilişkinin değerini bilir. Lider pozisyondaki kadınların partnerleri de onları destekler. Mutsuz bir evlilik ise onlara göre değildir.”diyor psikologlar doğru mudur sizce? 

Kadın erkek ayrımı gözetmeksizin kişiliğini tanımak, sınırlarını bilmek ve ben dili ile sağlıklı iletişim kurmak her ilişkiyi ayakta tutar. 
Böylece karşılıklı destek kendiliğinden oluşur ve iki kişi ama tek yürek olunur. Bunu sağlayamayan her kişi önce kendini sorgulamalı, sonra eşi ile çözüm odaklı bir gayret göstermelidir. 
Başarılı kadın zaten kendi olabilmiş, sınırlarını bilen kişidir. Bu da onları her konuda ne istemediğini bilen biri yapar. 
Hepimiz gerçek, sağlıklı ve ruhun doyumunu getiren bir ilişkiyi hak ederiz.


Nerede ne zaman karşılaşsam sizinle güler yüzünüz, ses tonunuzdaki neşe insanı mutluluğa davet ediyor, nasıl başarıyorsunuz pozitif olmayı?

İnsanları çok seviyorum.
 Mesleki olarak birikimimi fayda sağlamaya kullanmayı devletime ve milletime bir borç olarak biliyorum. Bu istikamette gayret, çaba gösteriyorum. Neticesinde ise huzur, neşe ve mutluluk hissediyorum.
Kişisel olarak geçmişe asla üzülmem ve ders alarak ilerlerim. Mutlaka tecrübelerimi hareketlerimde değerlendirerek karar alırım. 
Gelecek içinse kaygı duymak yerine bugün yapmam gerekenleri tam ve inançla yapar, sürecin işlemesini beklerim. 
Hayat tecrübesi bana bu felsefeyi öğretti, neşe dediğiniz aslında iç huzuru ve vicdan rahatlığı sanıyorum.


Gönüllü yaptığınız pek çok çalışma var, söz eder misiniz?

“Kız İzci Liderli” ği yaptım.
Bala İzciliğini kurduk.
Kayseri Erciyes Dağının etrafına çam ağaçları diktik; bugün orman haline dönüştüğünü görmek beni çok mutlu ediyor.
Eskişehir Kent Konseyi, ETOS derneklerinde aktif olarak görev alıyorum. 
İlkokul çağındaki okuma zorluğu çeken öğrencilere gönüllü öğretmenlik yapıyorum. 
Toplumun faydasına olduğunu düşündüğüm projeleri değerli hocalar ve konunun uzmanı çok değerli arkadaşlarımla çalışarak çözüm sunan projeler hazırlıyorum ve teklif olarak ilgili otoritelere sunuyorum. Bu projelerin kabul görmesi ise büyük ödülümüz oluyor.
 Yetiştirme yurtlarına ve huzurevlerine yönelik gönüllü hizmetlerim olmaktadır. 


İş tanımınızın sürekli koşuşturma, kriz ve stres yönetimi ve zorluklarla mücadeleyi gerektiren dinamikleri olduğunu düşünüyorum. Sorum şu olacak: Nasıl başa çıkıyorsunuz?

Mutlaka doğru bir zaman kullanım planı yapılması gerekir. 
Kendini her zaman mesleğinin gelişiminde bilgi eksiği olmayacak hazır bulunuşlukta tutmak çok önemlidir. Gerisi sevgi ve meslek aşkı ile kolaylıkla baş edilir seviyede kalır. 
Bu tavır meslek tecrübemle, kendimi yetiştirme gayretimle yıllar içinde yerini buldu.


Virajlarınız neler oldu hayatta, kırılma anlarınız, zorluklar… Sizi sizden dinleyebilir miyiz?

İdeallerim doğrultusunda ciddi bir kırılma yaşamadım. 
Zorluklar oldu ve aşmak mecburi bir istikametti. 
Yılmadım ve hayal kırıklığına izin vermedim.
 Mücadele daim olunca sonuç verir. Bu bir karar meselesi, tabi yaradılıştan gelen bir kabiliyet de mesleğimin yanında bir hediyedir.


Çalışma yaşamına yeni atılacak kadın adaylara neler söylemek istersiniz? Onlar neyi iyi yapmalı, neyi hiç yapmamalı?


Mesleklerinde her gelişmeyi takip etmeli, kendilerini vazgeçilmez eleman yapacak liyakati sağlamaları en önemli meseledir.
 Tüm yayınları, resmi gazeteyi, MEB tebliğler dergisini, kanunları çok iyi takip ettim. 
Asla “”biliyorum rehavetine kapılmamalılar. Emeklerini asla esirgememeli, işlerinin gereğini tam yapmalılar. Empati çok önemlidir.


Siz yaşamı dopdolu bir kadınsınız, yaşamınız derya deniz, son olarak okurlarınıza ne söylemek isterdiniz?

Okurlarımıza ilgileri için teşekkür etmek isterim. Sağlıklı, huzurlu ömür dilerim. 
Birbirimizle iyileşir, birbirimizle güçlenir, var oluruz. 
Sevgi dolu, birbirini seven ve kalkındıran bir toplum olarak birlikteliğimizle gurur duyuyorum. 
Saygılarımı ve en içten sevgilerimi sunuyorum.