Eskişehir Bilecik Tabip Odası, Eskişehir Bilecik Eczacı odası, Eskişehir Bilecik Veteriner Hekimler Odası, Eskişehir Bilecik Kütahya Diş hekimleri odası, Eskişehir Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası tarafından yapılan yazılı açıklamada, "28 Mayıs akşamı Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın yaptığı açıklamaları hayretle izledik. 1 Haziran’dan itibaren seyahat kısıtlamalarının kaldırılacağı, lokanta, kıraathane, dernek lokalleri, yüzme havuzları, bireysel spor salonları hatta kreşlerin açılacağı belirtilmiştir. Son 3 ayda 162 bin insan hasta olmamış, 4 bin 500 yaşamını yitiren olmamış gibi davranılması şaşırtıcıdır. Son 1 haftada bile 4 bin 314 yeni vaka ve 120 ölüm olayı gerçekleşmiştir. Tüm bunlar bize salgının henüz normalleşmeye dönmek için erken olduğunu göstermesi açısından önemlidir. Tedbirlerin elden bırakılması, hiç yaşanmamış gibi davranılmasının bedeli ağır olabilir" denildi.
"İnsanlar kendilerini ve ailelerini korumak zorunda"
Açıklamada, "Eskişehir’de şu anda bile hastanelerde yüzlerce kişi tedavi görmekte onlarca kişi yoğun bakımda yatmaktadır. 3000 civarında insan filyasyon kontrolü altında tutulmaktadır. Nisan ayından daha iyi durumda değiliz, hatta belki daha kötü durumdayız. Önlemlerle, tedbirlerle, kurallara uyulması ile hastalık önemli oranda kontrol altına alınmışken ekonomik olduğunu tahmin ettiğimiz gerekçelerle bu tedbirlerin aşırı gevşetilmesi hastalığın yeniden ürkütücü boyutlar ulaşmasına neden olabilir.
Halkın sağlığını korumakla görevli yöneticiler birtakım kendilerince makul gerekçelerle bu kararları alırken size danışmamış olabilirler. Ancak insanlar kendilerini ve ailelerini korumak zorundadır. Bu durumda bütün sorumluluk bireylerin sırtına yükleniyor" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, "Düşünün ki 31 Mayıs günü saat 23.59 da sokağa çıkma yasağı varken bir dakika sonra, saat 00.00 da şehirler arası ulaşım da dahil olmak üzere tüm yasakların kalması planlanıyor. Normalleşme adımlarının bu kadar hızlı hayata geçirilmesiyle, aylardır ağır bedeller ödeyerek aldığımız yolun en başına dönebiliriz. Bize göre ekonomik kaygılarla tedbirleri gevşeterek toplumsal bağışıklığı sağlamaya çalışan bir yönetim anlayışı ile sağlık sistemimizin aşırı yüklenmeden karşılayabileceği bir bulaş umut ediliyor. Bu yöntem başka ülkelerde de deneniyor, ama fazla sayıda test yapılarak, kontrollü bilimsel bir alt yapıya oturtarak yapılıyor. Bizde ise bilimsel bir temel olmadan” kervan yolda dizilir mantığı” ile yapılan bu tür yaklaşımlar ne yazık ki son yıllarda bu yönetimin genel yaklaşımı olması açısından şaşırtıcı değildir. Ancak burada söz konusu olan insanların yaşamıdır ve temel görevi yaşatmak olan mesleğimizin ilkelerine zıt bu yaklaşımı asla kabul etmiyoruz. Bununda bedeli ağır olur ve her şey başa dönebilir.
"Salgın sonuçlanmadı, kurallara uymalıyız"
Açıklamada, "Normalleşme sürerken ilimizde halen bir referans COVİD hastanesi belirlenmemiştir. Bu durumda virüsü taşıyan herkes tüm hastaneler giderek hem sağlık çalışanlarını hem diğer hastalara bulaştırmaya devam edebilirler. Bir an önce hastanelerimizden bir tanesi COVİD-19 Pandemi hastanesi ilan edilmeli diğer hastanelerimizde ciddi bir TRİAJ üniteleri kurularak şüpheli vakalar ilgili hastaneye yönlendirilmelidir. Değerli hemşerilerimiz, hepimiz yorulduk ve bir an önce eski yaşamlarımıza dönmeye can atıyoruz. Ancak şu bilinmelidir ki eski normallerimiz önemli oranda değişecek ve yeni normallerimiz olacaktır. Sizlere tavsiyemiz, henüz bu salgının sonuçlanmadığını, risklerin aynen 1 ay önce olduğu gibi devam ettiğini bilmeniz ve maske, mesafe, hijyen ve evde kal kurallarına uymanızı devam ettirmenizdir" denildi.