Bugün doğu Türkistan’dan balkanlara kadar bütün Türk Dünyasının Yeni Gün- Nevruz Bayramı. Oğuz Kaan’dan bugüne kadar kutlana geldiğini bildiğimiz bu bayram; eski Türk takviminin başlangıcı, gece ile gündüzün eşitlendiği, güneşin koç burcuna girdiği, bolluk ve bereketin arttığı, her tarafın yeşile boyandığı, eskilerin ifadesiyle Eyyam-ı Bahar’dır, ilkbaharın başlangıcıdır.

Bu bayram bizim kültürümüzde “Mart Dokuzu”, “Sultan Nevruz”, “Gün Dönümü”, “Yeni Gün” isimleriyle anılır. Farslar bu isimleri bizden almışlar ve aynı manaya gelen nevruz yapmışlar.

Türk-İslam mitolojisinde bugüne ayrı değerler atfedilir. Türklerin dört yüz sene durdukları Ergenekon’dan bu tarihte çıktıkları kabul edilir. Hazreti Ali’nin doğum günü kabul edilir. Hazreti Yusuf’un kuyudan çıkarıldığı, Hazreti Musa’nın Kızıl Deniz’i yardığı gün diye kabul edilir. Oğuz Kaan’dan Atatürk dönemine kadar muntazam bir şekilde kutlanan bayram, modernleşme ile beraber gündemden çıkmış. Abdülhamit Han dönemine kadar Osmanlının kuruluş yıl dönümü de Söğüt’te bu tarihte kutlanıyordu.

Türk milleti olarak acıları yaşamadıkça aklımız başımıza gelmiyor. Türkiye’yi bölmek isteyen etnik fitneciler kendilerine bir kültür getirmek üzere bu bayrama sahip çıkıp adeta isyan provaları yapmaya başladıklarında ve Türk dünyasının bağımsızlığını kazandıktan sonra bütün Türk dünyasında 3-5 gün resmi tatil halinde muhteşem bir şekilde kutlandığını görünce aklımız başımıza geldi. Yeni Gün-Nevruz’un ortak Türk Bayramı olduğunun farkına vardık.

Yeni Gün Bayramının bütün Türk Dünyasına kutlu olmasını; bolluğa, berekete, huzura, ağız tadına vesile olmasını temenni ediyoruz.