Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) Eskişehir Şubesi; Köy Enstitüleri’nin Kuruluşu’nun 81. Yılında, ‘Köy Enstitüleri’nin Kuruluşu’ ile ilgili açıklamalarda bulundu.

 ‘’17 Nisan 1940 tarihi; ülkemizin çağdaş uygarlığa yöneldiği süreçte ve yurdumuz kırsalında karanlığa karşı şafak olmanın ilk adımının atıldığı günün adıdır. Öylesi bir günün 81. yılında aydınlanmadan yana olanların tümünü, en iyi dileklerimle selamlıyorum. Değinilen günde yürürlüğe giren 3803 sayılı Köy Enstitüleri Kuruluş Yasası’nın 1. Maddesinde, ‘Köy öğretmeni ve köye gerekli meslek erbabını yetiştirmek üzere tarıma elverişli arazisi olan yerlerde, Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak ‘Köy Enstitüleri’ açılır’ denmektedir. Demek ki köylerde eğitim-öğrenim yanında tarım, sağlık ve yaşama ilişkin başka hizmetlerin de yerine getirilmesi söz konusudur. Şimdi de bu hizmetlerin hedef kitlesini, Devletimizin kurucusu Başöğretmenimiz Atatürk’ün söylemleriyle tanıyalım: ‘Çözüm arayışları, Köy Enstitüleri denilen özgün modeli gündeme getirdi. Büyük projenin kurucusu, kuramcısı ve baş uygulayıcısı İsmail Hakkı Tonguç’un öncülüğünde, ülkeye nitel ve nicel açıdan büyük değerler kazandırmıştır’’ İfadelerine yer verdi.

Küçükcan: ‘’Köy Enstitüleri, geçmişin ve günümüzün olduğu kadar geleceğin de projesi olacaktır. Bu uygulamada; Çifteler Köy Enstitüsü’nün öğrencisi olmaktan onur duyduğum Eskişehir/Çifteler modelinin, öncelikli bir yeri olduğu unutulmamalıdır. Köy Enstitülerini, anma durumunda olmak içimizi acıtıyor!.. Atatürk’ün öğretmenlere dönük bir tanımlamasında altını çizdiği ve Köy Enstitüleri uygulamasının da genel niteliğini oluşturduğuna inandığım ‘Eğitimdir ki bir ulusu özgür, bağımsız ve yüce bir toplum olarak yaşatır’ sözü çok önemlidir’’ Şeklinde konuştu.