İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde, İstanbul'daki Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün (FSM) kapatılması sırasında çıkan olaylarda 3 kişinin şehit edilmesi ve 49 kişinin de yaralanmasına ilişkin 15'i tutuklu 61 sanığın yargılandığı dava, sanıkların savunmalarıyla sürüyor.

Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki büyük salonda İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmada iddianamenin özetlenerek okunmasının ardından sanıkların savunmalarına geçildi.

Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık er Yusuf Yentür, Maltepe'deki 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda görevli olduğunu, komutanı eski üsteğmen Vedat Yıldız'ın emriyle tanka bindiğini savundu.

Üsteğmen Yıldız’ın kendilerini eğitim tatbikat olacağı yönünde hazırlanma emrini verdiğini öne süren Yentür, "Bize birlik dışına çıkacağımız bilgisi verilmedi. Kışladan çıkarken tugay komutanı da oradaydı. Bize HK 33 silah ve mühimmat verdiler. Silah o gün bana zimmetlendi. Bindiğim tankın komutanı Azim Alan’dır." dedi.

Yentür, köprüye vardıklarında halkın etraflarını sardığını vatandaşın kendilerine Türk bayrağı salladığını ifade etti.

Vatandaşın tepkisine anlam veremediğini anlatan Yentür, “Hiç tanktan çıkmadım. Sadece Yarbay Adnan Uygun’un kendisine tepki gösteren halka karşı önce havaya, sonra yere doğru ateş ettiğini, yerden seken bir mermiyle vatandaşın yaralandığını gördüm. Ben hiç silah kullanmadım. Polislere teslim olduk." iddiasında bulundu.

Sanık Yentür, Mahkeme Heyeti Başkanı Mustafa Çakar’ın “Üç vatandaşımız şehit oluyor. Onlarca yaralı var, sen bu olayları görmedin mi?” sorusuna, "Çok korkmuştum, bu yüzden tanktan hiç çıkmadım. Yaşanan olayları görmedim." yanıtını verdi.

Polise teslim olduktan sonra FSM’deki polis noktasında yaşanan olayları hatırlatan Yentür, eski yarbay Adnan Uygun’un teslim olmasını isteyen polise, "Ölürüm silahımı teslim etmem" dediğine şahit olduğunu ifade etti.

- “Sen hainsin..."

Tutuksuz sanık Muhammed Gümüştan da Kuleli Askeri Lisesi'nde hizmet bölüğü erlerinden olduğunu belirterek, darbe teşebbüsünün yaşandığı 15 Temmuz’a kadar hiç silah kullanmadığını iddia etti.

Gümüştan, darbe gecesi kendisine Engin astsubay isminin yazılı olduğu silahın verildiğini belirterek, askeri araçlara FSM'ye gittiklerini anlattı.

Köprüye vardıklarında komutanların sadece köprüyü kapatmaları emrini verdiklerini ileri süren Gümüştan, şöyle devam etti:

“Komutanlarımız kendi aralarında çok konuşuyorlar ve telefonlarıyla ilgileniyorlardı. Bize bir şey söylemiyorlardı. Trafiği önce dubalarla kapattık. Bir vatandaş yaklaşarak, Binbaşı Hanefi Ertosun’a 'Ben buradan geçeceğim. Öldürüyorsanız öldürün' dedi. Aralarında tartışma ve bağırışmalar oldu. Sonra o vatandaş binbaşıya 'Sen hainsin' dedi. Ne olduğunu anlayamadım. Darbeyi, hakim karşısına çıktığımızda öğrendim. Silahımı hiç kullanmadım. Kurma koluna bile dokunmadım. Adnan Yarbay ile Hanefi Binbaşı, havaya ateş etiklerini gördüm. Bir keresinde Adnan Yarbay yere doğru ateş etti ve bir kişi yaralandı. Hatta yaralanan bu kişiyi de biz karakola götürdük.”

Tutuklu sanık eski yarbay Adnan Uygun'un kendilerine "silahlarınızı teslim etmeyin yoksa askerliğini bitmez" diye emir verdiğini anlatan Gümüştan, bu emri dinlemeyerek polise teslim olduklarını öne sürdü.

- Taraf avukatlar arasında tartışma

Duruşmada sanıkların çapraz sorgularının yapıldığı sırada müşteki avukatın sanıklara yönelttiği sorularda “O darbeci hain komutanlar….” diyerek söze başlamasına bir sanık avukatı tepki gösterdi.

Müvekkillinin darbeci olmadığını, sanık sıfatıyla yargılandığını söyleyen avukata, müşteki ve izleyiciler tepki gösterdi.

Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Çakar da duruşmanın düzeninin bozulmaması için tarafları uyardı.

Duruşma, sanıkların savunmalarıyla sürüyor.