ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun erken yerel seçim çağrısı konusunda, "(Yenilen pehlivan güreşe doymaz) derim. Aslında Sayın Kılıçdaroğlu, Batılı bir ülkenin ana muhalefet partisi genel başkanı olsaydı, şimdiye kadar 40 defa istifa ederdi. Bu kadar yenilgiden sonra ağzını doldura doldura yüksek perdeden meydan okumalara gülümsüyorum. Bunlar gündem oluşturmak için yapılan şeyler. Yarın kendisine 'hadi' dense kaçacak delik arayacaktır." dedi.

Akdağ, TGRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Belediye başkanlarının istifa sürecinin kamuoyunda çok sık yer aldığının hatırlatılması üzerine Akdağ, bu tartışmaların tabii olduğunu ancak istifa süreçleri konusunda ortaya atılan iddiaların büyük bir bölümünün de spekülatif ve yoruma dayandığını dile getirdi.

İstifa eden, edeceğini açıklayan belediye başkanlarıyla Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile partinin genel merkez yöneticilerinin görüştüğünü anımsatan Akdağ, bunun aynı zamanda bir parti geleneği olduğuna işaret etti.

AK Parti'nin kişi odaklı bir parti olmadığının altını çizen Akdağ, "Bu başkanlarımızın görevden ayrılmalarının gerekli olduğu yapılan istişarelerle ortaya konmuş, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız belli bir aşamadan sonra kamuoyuna deklare etmek zorunda kalmışlar. Biz bu aşamaların tamamlanmasını bekliyoruz. Bütün bu çabalar, vatandaşa verilen hizmetin daha iyi gelmesi için, başka bir gaye yok. Belediyelerden vatandaşımıza verilen hizmetler, vatandaşın arzuladığı hale dönüşsün için. Nasıl ki bu değerli belediye başkanlarımız, partimizin yetkili organları tarafından karar verilerek aday gösterilmişse, bugün yine bu organların oturup istişare edip bu arkadaşlarımızın görevden ayrılmalarını beklemesi benim kanaatimce çok tabiidir." diye konuştu.

Akdağ, belediye başkanlarının görevden ayrılmalarının 2019 seçimiyle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu kaydederek, iki senede çok hizmet yapılacağını söyledi. Belediye başkanlarının ayrılmasının hizmet vermemeleriyle ilgili olmadığının altını çizen Akdağ, "Partinin ilgili organları dolayısıyla, Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız bunun gerekli olduğunu ortaya koymuşlarsa bu vatandaşa daha iyi işler yapacağız, çıtayı biraz daha yukarı çıkarmak istiyoruz anlamına gelir." dedi.

Başka belediye başkanlarından da istifa istendiği haberlerinin hatırlatılması üzerine Akdağ, siyasette zaman zaman değişikliklerin olduğunu, bu değişikliklerinin çok önceden konuşulmasının doğru olmadığını ifade etti.

- "(Hadi seçime) desek kaçacak delik arar"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlunun erken yerel seçim çağrısı konusunda ise Akdağ, şunları kaydetti:

"(Yenilen pehlivan güreşe doymaz) derim. Aslında Sayın Kılıçdaroğlu, Batılı bir ülkenin ana muhalefet partisi genel başkanı olsaydı, şimdiye kadar 40 defa istifa ederdi. Bu kadar yenilgiden sonra ağzını doldura doldura yüksek perdeden meydan okumalara gülümsüyorum. Bunlar gündem oluşturmak için yapılan şeyler. Yarın kendisine 'hadi' dense kaçacak delik arayacaktır. Cumhurbaşkanımız bu konuda kesin olarak tutumumuzu bir kez daha ortaya koydu. Bunları söyleyenler, bir şekilde iddialarını ispat etmeleri lazım. Seçimler normal zamanlarında yapılacak. Erken seçim olsa Türkiye'ye bunun ne faydası olacak. Ya da üç ay önce değişmiş olan bir kabinede bugün değişiklik olsa bunun ne faydası olacak. Olacaksa da olur yolumuza devam ederiz."

- "FETÖ ya da FETÖ'nün yanındaki hainler, Türkiye kadar önemli olmamalıdır"

"Vize krizine kadar gelen işin Türkiye kaynaklı olduğu, Türkiye'nin Amerika Birleşik Devletleri'yle ilişkileri gerdiği şeklinde yorumlar yapılıyor. Değerlendirmeniz nasıl olur?" sorusu üzerine, bunu özellikle CHP'lilerin yaptığını söyledi.

Akdağ, CHP'nin sol ideolojiye sahip olduğunu iddia eden bir parti olduğunu hatırlatarak, "Bunları konuşanların birçoğu gençliklerinden itibaren ABD'ye farklı bir gözle bakmışlar, protestolarda bulunmuşlar. Mesele ABD ile Türkiye arasındaki birtakım sorunlar noktasına taşındığında adeta ABD'nin yanında duruyorlar. Çok ilginç bu. AK Parti ya da Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı yıpratma hevesiyle bu tutumun takınılması gerçekten çok çirkin, yakışmıyor bu. Bunu yapmasınlar, yanlış bir şey yapıyorlar. Bundan kendilerine bir menfaat gelmez. Türkiye'ye büyük zarar veremezler ama kendileri itibarlarını kaybederler." diye konuştu.

Akdağ, Türkiye'de 250 kişinin şehadetine, 2 bin 193 kişinin yaralanmasına yol açan hain darbe girişiminin müsebbipleri ve elebaşısının Amerika'da olduğunu hatırlattı. ABD'nin delil istemesini eleştiren Akdağ, "Bunun adına 'ipe un sermek' diyoruz Türkçe'de." ifadesini kullandı.

Akdağ, Amerika Birleşik Devletleri için FETÖ ya da FETÖ'nün yanındaki hainlerin, Türkiye kadar önemli olmaması gerektiğine vurgu yaptı.

- "Umarım ki yanlıştan geri adım atma sağduyusunu gösterirler"

Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin, "Bağdat ile yaşanması muhtemel çatışmanın önlenmesi amacıyla referandum sonucunu dondurduğunu" açıklamasına ilişkin bir soru üzerine Akdağ, "Barzani'nin kamuoyuna yansıyan açıklamalarının devamını izlemek gerekiyor tam olarak ne yapacaklar? Dondurulma diye basına geldi. Önümüzdeki günler bunu net olarak gösterecek. Umarım ki yanlıştan geri adım atma sağduyusunu gösterirler." yanıtını verdi.

Akdağ, oldu bittiye getirilerek Kerkük ve Musul'un içine alındığı bir biçimde yapılan gayrımeşru referandumu, Türkiye'nin kabul etmesinin mümkün olmadığını kaydetti.

- 'Bittik, battık, öldük' gibi ifadeler asla kabul edilemez"

Türk ekonomisinin sıkıntılara, şoklara karşı dayanıklı olduğunu dile getiren Akdağ, karamsarlık tabloları çizenlerin ve felaket tellallığı yapanları eleştirdi.

Başbakan yardımcılığı vazifesinin ardından yeni bir görev aldığını ifade eden Akdağ, yatırım ortamını iyileştirmeyle ilgili koordinasyonu kendisinin yaptığını hatırlattı.

Dünya Bankası ve bazı kuruluşlarının her yıl yatırım ve rekabet ortamının nasıl olduğuyla ilişkili raporlar yayınladığını anlatan Akdağ, Dünya Bankasının iş yapma kolaylığı endeksiyle ilgili raporda, Türkiye'nin 2016'da 69'uncu sırada olduğunu, 2018'de bu sıranın çok daha ön sıralara geleceğini aktardı.

Akdağ, "Kimse felaket tellallığı yapmasın. Gördüğü yanlışları ya da eksikleri söyleyebilir. Ama bunun devamında, 'Bittik, battık, öldük.' gibi ifadeler asla kabul edilemez, yanlıştır. Bunun ülkeye de söyleyene de hiçbir faydası yoktur." dedi.

- "Uyuşturucu bağımlılığı için bir komitemiz olacak"

Başbakan Yardımcısı Akdağ, uyuşturucunun "dünyanın bir belası" olduğunu, uyuşturucu talebinin azaltılması gerektiğini belirterek, bu noktada da sigara ile mücadelenin önemine değindi.

Uyuşturucu kullananlarının yüzde 90'dan fazlasının, öncesinde sigara içtiğine dikkati çeken Akdağ, "Başbakanımızın talimatlarıyla, bağımlılık mücadelesinde sigarayı da bu çatı altına alıyoruz. Üç farklı grup oluşturacağız. Bir, uyuşturucu bağımlılığı için bir komitemiz olacak, iki, sigarayla mücadele için, üç, teknolojik bağımlılıkla mücadele için. Bunların üçünü, Başbakanımız adına benim koordinasyonumda yürüteceğiz." dedi.

Akdağ, TBMM'de Prof. Dr. Necdet Ünüvar'ın başkanlığını yaptığı araştırma komisyonunun raporuna işaret ederek, "Bütün bunlardan istifade edeceğiz, önümüze bir eylem planı ve bir yol haritası koyarak, onu takip edeceğiz." diye konuştu.

AFAD'daki kurtarma birliklerinde 2 bin personelin çalıştığını, bunun Türkiye geneline yetmeyeceğini ifade eden Akdağ, gönüllülüğü geliştireceklerinin altını çizdi.

Çok sayıda insanı, gönüllü kuruluşlarla eğiteceklerini bildiren Akdağ, "Onlara bir afet anında kullanabilecekleri malzemeleri, bir kısmını evlerinde, çantalarında bulundurmak şekliyle temin edeceğiz." şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Akdağ, binaları afet riskine karşı kuvvetlendirmek gerektiğini vurgulayarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bu konuda ciddi çalışmalar yürüttüklerini söyledi.