Avukat Ayşe ÜNLÜCE…

Mesleğinde o kadar iyi ki ona hayran olmamak mümkün değil…

Tavsiye almayı da, tavsiye vermeyi de sevmem, diyor…

Eskişehir’de doğdu, Eskişehir’den ayrılmamak için hâkimlik/savcılık mesleğinden istifa edebilecek kadar çok seviyor bu şehri.

Kendinizi nasıl tanıtırdınız?

“Anne, eş, evlat, kardeş, arkadaş, dost…” olarak tanıtmak istiyorum kendimi ; çünkü ben bunların hepsiyim..

Hukukçuyum, uzun yıllar avukatlık yaptım. Halen Eskişehir Büyükşehir Belediyesinde genel sekreter olarak görev yapıyorum.

Baromuzda ve sivil toplum kuruluşlarında gönüllü çalıştım.

Eskişehirliyim, üniversite yıllarım ve kısa süreli hâkimlik mesleğim dışında hep bu şehirde yaşadım.

Avukat olmayı siz mi istediniz? Öyküsü var mı meslek seçiminizin?

İlköğretim ve lise yıllarında kitap okumayı, öykü, şiir ve kompozisyon yazmayı çok severdim. Ayrıca o yıllarda moda olan avukat ve dedektif dizilerinin ve filmlerinin de hayranıydım.  Lise sonda tercihim hukuk olarak şekillendi. Tabi avukatlık yaptığım dönemde hiçbir zaman dizilerdeki gibi “sayın jüri” diye başlayan cümleler kuramadım ama J

Eskişehir Cumhuriyet Lisesinde Felsefe Öğretmenimiz Sevgili Erdal Eroğlu, meslek seçimi konusunda beni çok destekledi ve bana güç verdi. Emekleri için minnettarım ve kendisine gani gani rahmet diliyorum.

Çalışma yaşamında kadın olmanın avantaj ve dezavantajları neler sizce? Başarınızın sırrını açıklar mısınız?

Çok zor yerden sordunuz. Kadın olmak hiçbir alanda kolay değil. Kadınlar ülke nüfusumuzun yarısını oluştururken, erkeklerin toplam istihdam oranı kadınların iki katıdır.

Eşitsizlik ilk başta istihdam oranlarıyla başlıyor. Bugün birçok ülkede göreceli olarak hukuksal haklar bakımından kadınlara erkeklerle eşit haklar tanınsa da, gerçek yaşamda eşitsizlik tüm acımasızlığıyla devam etmekte.

Çalışan kadın iş ve ev arasındaki ikili yaşamdan çok yıpranıyor. Geleneksel rollerden sıyrılmak çok kolay değil, iş hayatında başarılı olmak zorunda, ev hayatında kendisinden beklenen anne, eş, evlat, gelin olarak görevlerini yerine getirmek zorunda. Bu konuda aile bireyleri ve eşlerin sorumlulukları paylaşma yaklaşımı çok önemli.

“Başarılı bir kadın, gerçek bir ilişkinin değerini bilir. Lider pozisyondaki kadınların partnerleri de onları destekler. Mutsuz bir evlilik ise onlara göre değildir.”diyor psikologlar doğru mudur sizce?

Biz eşim Aydın’la aynı zamanda meslektaşız. Bu nedenle avukatlık yaptığım dönemde birbirimizi, iş hayatının yoğun temposunu, stresini beraber göğüsleyebiliyorduk. Şimdi ise belediye meclis üyesi olması nedeniyle belediye konularına ve sorunlarına da büyük ölçüde aşina…

Tabii evlilik dikensiz gül bahçesi değil, ama birbirimizin hayatını kolaylaştırmaya özen gösteriyoruz.

Evliliğin kutsal olduğun inanıyor musunuz? 

Evliliğin kutsal olduğunu düşünmüyorum, kutsal roller yüklemek evliliğe ve sorunlara sağlıklı ve gerçekçi bakmamıza engel olur diye düşünüyorum.

Ama doğru kişiyle hayatı, neşeyi, üzüntüyü, kederi ve mutluluğu paylaşmanın çok değerli olduğuna inanıyorum. Hayat yeterince zor zaten, o nedenle eşimize, ailemize, arkadaşlarımıza gereksiz yükler, üzüntüler ve stresler yüklemek yerine, bu zorlukları adilane bir şekilde bölüşmeli ve hayatı birbirimiz için kolaylaştırmalıyız.

İlk kez nikâh kıydığınızda neler hissettiniz?

Sevgili Öykü Tomris ve Çağan Candan’ın nikâhını kıymak benim için eşsiz bir deneyimdi.

Çok sevdiğim arkadaşlarım sevgili Nalân ve Ahmet Tomris çiftinin kızlarının bu mutlu gününde, böyle bir görevle bulunmak çok heyecan vericiydi. Benim için duygusal bir deneyim oldu. Umarım hep mutlu olurlar.

Sizi tanıdığımdan bu yana fiziksel olarak hiç değişmediniz, formunuzu hep korudunuz, bunu neye borçlusunuz. Hemcinslerinize küçük tüyolar vermek ister misiniz?

Teşekkür ediyorum ama bazen eski fotoğraflara baktığımda “yavaş geç yıllar” diyorum. Çok yoğun bir tempoda çalışınca kendimize çok özen gösteremiyoruz maalesef. Ama elimden geldiğince sağlıklı ve dengeli beslenmeye çalışıyorum

İtiraf edeyim çok spor yapmayı seven biri değilim ama yürüyüş yapmayı severim. Fırsat buldukça doğaya kaçıp yürüyüş yapmak hem bedenen hem psikolojik olarak kendime yaptığım en büyük iyilik.

Özellikle pandemi döneminde çok acı bir şekilde anladık ki; en güzel yatırım sağlığımıza yapılan yatırım. Gereksiz ve sağlıksız diyetler vücut bağışıklığımızı mahvediyor ve geri dönüşü imkânsız zararlar veriyor.

Yemek yapar mısınız, en sevdiğiniz yemek hangisi?

Bizim ailece, en çok zaman geçirdiğimiz yer, mutfak sanırım.

 Kahvaltı ve akşam yemeklerimiz uzun sürer, sohbet etmeyi severiz.

Yemek yapmayı severim, yemek programları izlemeyi de çok severim, bana terapi gibi geliyor.

Geleneksel yemeklerin yeri ayrı, başımızın tacı,  ama yeni tatlar denemek de çok keyifli.

İş tanımınızın sürekli koşuşturma, kriz ve stres yönetimi ve zorluklarla mücadeleyi gerektiren dinamikleri olduğunu düşünüyorum. Sorum şu olacak: Nasıl başa çıkıyorsunuz?

Hem içinde bulunduğum yaş, hem de uzun yıllar çalışma hayatının içinde olmam kriz ve stres yönetiminde işimi kolaylaştırıyor. Bundan on yıl, yirmi yıl önce çok stres yapacağım konular, bugün bana daha yönetilebilir geliyor.

Bu konuda ve diğer pek çok konuda başkanımız Yılmaz Büyükerşen Hocamızı örnek aldığımı da söylemeliyim.

Evdeki Ayşe Ünlüce nasıl biridir?

Dışarıdaki dünyadan çok farklı olduğumu düşünmüyorum. Evde de aynı kişiyim.

Çocuklarımıza vereceğimiz en güzel hediye, mutlu çocukluk anılarıdır diye düşünüyorum, umarım böyle bir aile ortamı yaşatabilmişizdir çocuklarımıza. Evdeki huzur ve özgürlük benim için önemli.

Virajlarınız neler oldu hayatta, kırılma anlarınız… Sizi sizden dinleyebilir miyiz?

Çok büyük virajlar yaşamadım, biraz kontrollü bir hayattı sanırım benimki. Eşimle hakimlik/savcılık mesleğinden istifa etmemiz radikal bir karardı. Tayinli meslekler, sevenler için çok keyiflidir belki ama bana çok zor geldi. Ev değiştirmek bile, şehir değiştirmek kadar zor gelir bana. Aynı şehirde, aynı mahallede, uzun yıllardır tanıdığım insanlarla beraber yaşamayı seviyorum.

Kırılma anım… Kardeşimi kaybettim bu sene. Çok acı çektim, çok zor zamanlardı, onsuz bir hayat nasıl yaşanacaktı… Üstelik hastalığı nedeniyle beş yıldır buna yavaş yavaş hazırlandığımı zannederken.  Acı, üzüntü hafifliyor zamanla; geriye çok büyük bir özlem kalıyor. Çok özlüyorum, çok.

Çalışma yaşamına yeni atılacak kadını adaylara neler söylemek istersiniz? Onlar neyi iyi yapmalı, neyi hiç yapmamalı?

Tavsiye almayı da, tavsiye vermeyi de pek seven biri değilim. Hepimizin kadın olmakla ilgili verdiği mücadele o kadar farklı ki.

Tüm mücadele veren kadınlara sonsuz saygı duyuyorum.

Çocuklarınızla aranız nasıl?

Bazen çok dominant, bazen çok yumuşak bir anne olabiliyorum. Bazen de iyi bir arkadaş. Pandemiden dolayı son zamanlarda hiç olmadığı kadar birlikte vakit geçirdik, bundan dolayı da ayrıca çok mutluyum.

Siz yaşamı dopdolu bir kadınsınız, yaşamınız derya deniz, son olarak okurlarınıza ne söylemek isterdiniz?

Sevgili Gülseren Hocam, çok keyifli bir sohbet oldu, güzel sorularınız ve arkadaşlığınız için çok teşekkürler. Umarım pandemi kısa sürede biter, sağlıkla eski güzel günlerimize tekrar kavuşuruz. Okurlarınıza sevgi ve saygılarımla…

Hukukçu olmak için dünyaya gelmiş sanki Ayşe Ünlüce,

Çok büyük işler başardı; başarmaya devam edecek.

Kısaca hayatın hakkını vererek yaşayan örnek ve güçlü bir kadın O…

“Güçlü Kadınlar” söyleşilerimizin ilki oldunuz,

Sizin hayat öykünüzü okuyanlar, bu satırlardan sizi tanıyanlar şöyle diyecek:  “ Benim kızım da okusun, benim kızımda hem evinin kadını hem çocuklarının annesi hem de başarılı bir iş kadını olabilir …”

Ve başarılı kadınlar söyleşilerinden sonra gelecek kuşak daha farklı olacak buna inanıyorum.

İş yaşamında en az erkekler kadar; hatta onlardan daha başarılı kadınlarımız var, yeter ki fırsat verilsin.

AV. Ayşe Ünlüce ‘nin yaşamından etkilenmemek, ona hayran olmamak mümkün değil.

Bu topaklardan nice Ayşeler çıkması dileğimle, teşekkürler Ayşe Ünlüce, gururumuzsunuz…