Hayallerin bir bilete bağlanmasının doğru olmadığını söyleyen Psikolog Ayşe Dönerce, talih kuşunun getirdiği mutluluğun çoğu zaman kısa sürdüğünü ifade etti.
 
“Kişi neden bilet ve şans oyunlarından medet umar?”

İnsanların genel düşünce biçimidir; çabuk ve kolay ulaşılan bir durum ya da olguyu elde etmek istemeleri. Bu bağlamda bilet ve şans oyunlarından beklenti haline girmeleri zaman oluşturacak kavramları kısa sürede elde etme çabasını taşımaktadırlar. Beyindeki ödül ve ceza sisteminin çalışmasıyla yakından ilişkisi vardır. İnsan beyninde ödül ve cezayı en çok harekete geçiren şey beklenmeyen ödüllerdir. Öyle ki beklenmeyen ödüllerin gelmesi kişiye müthiş keyif verir. Bunu beklemek de aynı zevki veriyor olması kişinin bilet ve şans oyunlarından medet ummasına sebep olmaktadır.
 
“Her bilet alan neden bana çıkacak hissine kapılır?”

Kişiler umut beslemekten hoşlanırlar. Kişiler eğer tam tersi durumu düşünerek alma hissiyle davranışa başlamak istese bile bu bilinç düzeyin de aykırı kalacaktır. Kişilerin yaptıkları davranışları güzel bir bedel ödetme davranışı ‘bilet bana da çıkacak’ davranışına itecektir. Genele bakıldığında, kişilerin düşüncelerinde realite körlüğü olmasından dolayı çıkmama ihtimalini görmüyor çıkma ihtimaline odaklanıyor. Örneğin yapılan araştırmalar gösterdi ki bir kişi yemek yemeyi seyreder ve hayal ederse, beynin yemek yerken aktif hale gelen bölgesinin çalıştığı ve kişiye aynı zevki verdiği ortaya çıktı.

“Para, çıkan kişiyi nasıl etkiliyor?”

Bu soruyu diğer soruların uzantısı şeklinde cevaplamak istiyorum. Kişi önceliğini bilet kavramın da zihninde canlandırdığı anlamla anlamaya çalışır. Bu anlam(öğretilen anlam) kolay ulaşılamayan ve o kolay ulaşılamayan olgunun kendinde gerçekleşme fikri, umulan olgunun yine aynı örüntü de hayallerini süsleyen ‘bilet’in artık onun elinde olma halidir. Zor ve ulaşılamaz bir olgunun kendinde olması ama onun için emek vermeden elde etmesi kişiyi zamanla olumsuz duygular ve düşüncelerle beslemektedir. Sonuç olarak kişinin mevcut düzen değişikliği kişi de yıpranma süreci ve birden her istediğini elde etme hali kişinin yaşamlarının kötüye gittiği, aile ve arkadaş ilişkilerinin bozulduğu görülmektedir. Hızlı para kazanımı kişi de sarsıntı oluşturabileceği gibi zihinsel ve duygusal olarak para kullanımını gerçekleştiremediği için kişi de ruhsal sorunlar ortaya çıkmaktadır. Zamanla kişi de zevk ve ödül dinamiğinin bozulmasıyla fiziksel sorunlar kendini gösterir.
Kişi, ‘büyük ikramiye’ çıkma fikriyle başladığı yolculuğunda son derece memnun ve hayallerini gerçekleşmek isteyen bir birey olur. Kişinin hayallerini süsleyen düşünce her şeyi yapabilme hali ve orada güç simgesini üzerinde yaşatma halidir. Düşünce yapısı son derece olumlu ve pozitif yapılanma ilerlerken, sancılı sürecin başlangıcı olma halinin de sinyalcisi aynı zamanda..”Büyük ikramiye bana çıkacak” diye beklentiye giren kişiler, bahsedilen durumun gerçekleşmemesi halinde kişiliğine yapılan kayıp olarak adlandırır. Ve dönemsel girdiği stresin yerini daha büyük üzüntü ve iyi olmama haline bırakır kendini. Kişi bu durumun realite ile örtüşmediğinin farkında değil ise; profesyonel bir yardım alması gerekmektedir.

EMEK HARCAMADAN KOLAY PARA KAZANMA BEKLENTİSİ İÇİNDEYİZ

 “Hazır bilgi, hazır ulaşım, hazır yemek gibi emek harcanmadan hızlıca elde edilme durumu son zamanlarda fazlasıyla tercih edildiğini görmekteyiz. Bunun yanı sıra eşlik eden tanımlar;  “kısa yoldan köşeyi dönme’, ‘armut piş ağzıma düş’ gibi özdeyişlerde kolaycılık kavramını özetlemektedir. Özetle kolaycılığı seçme eğilimine yatkınız denilebilir.
 Bu sebeple kişinin doğasında olduğunu ve kolaycılık kavramını kişi aile içi eğitim, kültür yapılanması, sosyal çevre, sosyo ekonomik düzey gibi etkenlerin etkileşimi ile şekillendiğini düşünebiliriz.


Çıkmasa dahi çıkacak ihtimali kişiyi geçici de olsa mutlu mu ediyor?

Kişinin çıkma haline fikse olması, düşüncesinde alacağı ödül durumunun kendisinde mutluluk olacağına inanmaktadır. Düşünülen durumun olumsuz senaryo olmamasından dolayı kişi inanmak istediği düşünce yapısı ile hareket ettiğinden bu durumun onun isteklerine karşılık veren ve seçilen kişi olma haliyle olumsuz düşüncelerle hareket ettiği gözlemlenmektedir.  
Kişinin umut duygusuyla hareket ettiği davranış biçimi, istenilen davranışı elde etme arzusuyla devamlılık gösterir. Tam da bu durum kişi de ‘bir gün bana da çıkar’ totemiyle hareket etmesini sağlar. Oyunun sonucunu kendi istekleri sonuçla bitene kadar kişi devam etme durumunu gerçekleştirme eğilimini gösterirler.


İKRAMİYE ÇIKMADAN ÖNCE FİNANS PLANI YAPILMALI

Yaşanılan bu olayın özeti belki de bu sorunuz, çünkü kişi bu süreci sağlıklı olarak ilerletememe sinden dolayı beklenilen oyunun son perdesi olamıyor maalesef.. Aniden kazanılan para daha önce yapılmayan bir davranışın öğrenilmesi gereken süreci başlatır ancak kişi bu süreci keşfetme arzusuyla devam isterse bu arzunun sonucu olumlu senaryo dediğimiz kavrama dönüşür. Kişi bu durumu anlık yaşam biçimi şeklinde yorumlar ve o duyguyla motive bir şekilde hareket ederse olumsuz senaryo ile sonuçlandırır. Şans oyunları için mesai harcayan ve bunun üzerinde bir takım aktiviteler gerçekleştiren kişilerin önce oynanılan oyunun onlara getiri düzeyini düşünüp, olabilecekler üzerinden finans planı oluşturulmalıdır.

“ŞANS OYUNLARI BAĞIMLILIK POTANSİYELİNİ ARTIRIR”

Kişi oyun düzeyini kompulsif bir şekilde devamlılık sağlarsa ve sonuçları beklendiği gibi gitmez ve ilk hazzı alabilmek adına davranışta bulunursa, kişide bağımlılık potansiyelini artırabilir. Hatta takıntıya dönüştürebilir.  Bu durum da kişi fırsat bulduğu her zaman ve eline geçirdiği para miktarı fark etmeksizin sürekli halde yapma durumunda da gözlenir.  Şans oyunları, bağımlılığa dönüştüğünde, yalnızca oynayan için değil yakınları için de ağır sonuçlar doğurur. Yalanlar ve uydurulan bahaneler nedeniyle tehlikeye giren ilişkiler üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra her şeyden önce maddi sıkıntıları artırır: Borçlar, alacaklılarla, bankalarla ve ev sahibiyle sürekli bir çatışma anlamına gelir ve bu durum sadece oynayan kişiyi değil, yakınlarını da güçlerinin sınırına getirir. En sık rastlanan şans oyunu çeşitleri Otomatik kumar makineleri, Loto, Toto, Spor bahisleri,  Kumarhane (Rulet, Blackjack ), İnternet şans oyunları (örneğin internet pokeri) gibi şans oyunlarını sıklıkla görmekteyiz.

Şans oyunlarını artık alışkanlık hale getiren bireylerin aileleri veya yakınları bu konuda neler yapabilir?

Yaşanılan bu durumu güzel bir dil ile açıklamak alışkanlık haline getiren bireyin bunu kavrama da daha da güçlük çeker ve işe yarayan yöntem haline dönüşmez. Açıklamalar yapılırken sağlık koşullarına dikkat edilerek yapılan bu davranışı açık olarak sıkıntıları dile getirmeleri gerekmektedir. Kişi de bu durum işe yaramıyor ise, uzman bir kişiyle görüşmesi daha etkin bir rol oynayacaktır.
 
Şans oyunları para kazanma umuduyla para yatırılarak oynanan oyunlardır. Bunlardan para kazanmak oyuncuların becerilerine ya da kararlarına göre değil, aksine rastlantılara bağlıdır. Kişi oyunların sonucunun olumlu veya olumsuz kendine bağlaması durumu gözlemleniyorsa, bu durumun kişi için ciddi olabileceğini düşünülür. Devamlılık sağlanılması ve bu devamlılığın kişi de maddi ve manevi kayıplar eşlik etmesi halinde tehlike boyutu daha da fazla olacaktır.
 
Şans oyunları ne zaman bağımlılık potansiyelini kamçılar?

Sorusuna şöyle cevap verebilirim.
Kişinin oynadığı şans oyunun hızlı olma hali, bu oyun kişinin seri bir şekilde devam etmesi ve bu devamlılığın farkına varamama hali olduğu gözlemlenir. Kontrol edebilir olma hissi ile hareket etmesi, tuşlu oyunlar dediğimiz şans oyunlarında oyuncu kendi denetiminde olduğu fikrine kapılmasıyla oluşur. Kazanma ihtimalinin yakın olduğu düşüncesi, kişi özellikle at yarışlarının öngörülme durumunda yaşadığı durumdur. Neredeyse kazanma düşüncesiyle hareket etmesi, gözükmeyen para (jeton ve türevi sanal puanlama sistemi) ile oynamaları gibi durumların kamçıladığını gözlemekteyiz.