Hac ibadeti ömründe bir defa olmak üzere gücü yeten ve dinen mükellef sayılan herkes için farz kabul edilen bir ibadettir. Umre ise nafile ibadettir.

Ancak son yıllarda internet ve sosyal medya kullanımının yaygınlaşması ile birlikte hac ve umrenin amacına, ruhuna uymayan, islam toplumunda da tepki çeken uygulama ve davranışlar hızla artmaya başladı.

İhramlı iken üzerlerine konan sivrisinekleri caiz değil diye öldüremeyen hacılar son otuz yılda üç binden fazla Müslüman kardeşini ezerek ölümüne sebep oldu.

Kabe’de bulunan vincin devrilmesi sonucu yaralananların yardım çığlıklarına rağmen çoğu Müslüman tavaf etmeye devam etti.

Şeytan taşlamaya gittiğinde hatta  Kabe’nin önünde bile selfie yapanları, canlı yayın yapanları hayretle izledik.

Sadece bedenen değil ruhen de tüm varlığı ile kendini ibadete vermesi gereken hac ve umreciler ülkelerindeki takipçilerine sosyal ve siyasi mesajlar göndermeyi hiç ihmal etmediler. Yazılan dövizlerin, pankartların, kutsal mekanlardan verilen mesajların sosyal medya üzerinden yayınlanması hiç ihmal edilmedi.

Evet bedenen orada oldukları tartışmasız bir gerçekti ancak aklı ve kalbi hala başka yerlerde başka şeylerle meşguldü bir çoğunun.

Evet hacı, belki de sen hiç zina yapmadın, alkol kullanmadın, namazlarını aksatmadın, hacca gittin hatta üç beş kere de umreye gittin ama sen başka yerden kaybettin be hacı.

Para, mal, mülk ve makam hırsına yenildin. Rüşvet ve adam kayırmacılık işlerine bulaştın. Her türlü alavere dalavereyi yaptın. Beytül mala el uzattın, yetim hakkı yedin. Lüks ve israf sınavını zaten kaybettin.

Kendin veya çocuklarının menfaatleri için siyaseten torpil yapmakta, hak etmediğin halde ihaleleri almakta hiçbir beis görmedin. Binlerce belki de milyonlarca gerçek hak sahibi olan müslüman kardeşini yok saydın, dozer gibi ezdin geçtin.

Sistem böyle kurulmuş deyip paranın helal yoldanmı haram yoldanmı geldiğine hiç bakmadın.  Servetine servet kattın. Lüks binalar arabalar sana hiç yetmedi. Hep daha fazlasını istedin.

Kendi nefsinle olan savaşını kaybettin,  enaniyete  kapıldın. Sürekli ben ben dedin durdun ama hiç biz diyemedin. Allah’ın tüm inananları tek bir ümmet yaptığını hiç umursamadın. Müminler kardeştir demene rağmen kendi tarikatından veya cemaatinden olmayan herkesi dışladın, ayrımcılık yaptın ve fitneye sebep oldun. Dün elini eteğini öptüklerini menfaatin bitince yerden yere vurdun.

Geçmişte zina suç olsun, Ayasofya cami olsun, Avrupa Birliği yerine İslam Birliği kurulsun diye meydanlarda bağırırdın, bugün nedense hiç sesin çıkmaz oldu. Üstelik bunları dillendirenleri fitne çıkarmakla suçlamaktan da geri kalmadın.

Ah be hacı bi anlayabilseydin keşke… 

Din samimiyettir ve gerçek anlamda müslüman olmadan önce adam gibi adam olmak gerekir.

Av.Hasan SİNGİL