Korona’yı bilim çözecek diyen, olayı anlamamış bir grup var...
Korona insan sağlığını tehdit eden binlerce mikroorganizmadan biridir.
Bunların büyük çoğunluğu tanımlanamamıştır bile henüz...
Ama tamamı ile  kendi yüksek teknolojisi ile mücadele eden bir bağışıklık sistemi söz konusu...
Bağışıklık sistemi bozulduğunda, yaştan dolayı gücünü kaybettiğinde hastalıklara , mikroorganizmalara karşı mücadele gücü zayıflar ...
Aslında işin basit özeti budur...
Tedavi edici tıp  sadece vücuda bu konuda olabildiğince destek sunar.
Koruyucu tıp ise vücudu ve bağışıklık sistemini çalışır ve güçlü vaziyette tutabilmeye ve çevredeki kontrol edebildiği hastalık yapıcı faktörleri sınırlamaya, azaltmaya, engellemeye çalışır.
Ama her iki tıp disiplini de bunları elindeki imkanlar nispeti ile yapabilir.
Tedavi edici tıpta, iyi hastanelerin varsa, yetişmiş nitelikli sağlık personeli varsa, tanı ve tedavi için gelişmiş teknolojilere sahipsen...
Ki bunları siyaset planlar, yapar ve organize eder....
Başarılı olursun...
Koruyucu tıpta ise yine yapılması gerekenleri iyi organize edecek, toplumun uyulması gereken kurallara uymasını sağlayacak hizmetleri ve temel altyapıyı sağlayacak güçlü bir irade gerekir ki o da siyasettir, siyasi iradedir.
Kırk yıl önce tanımlanan HIV virüsü ile ilgili henüz ne bir aşı ne de net bir ilaç geliştirilemediği düşünüldüğünde...
2018 yılında dünyada birbuçuk milyon yeni HIV vakası ve 750 bin HIV kaynaklı ölüm olduğu düşünüldüğünde...
Bu konuda tıptan ziyade siyasetin daha önemli olduğu...
Hatta bölgelere, ülkelere ve demografik verilere göre detaylı analizler yapıldığında koruyucu tıbbı uygulamaya alamayan siyasetin tek sorumlu olduğu net anlaşılacaktır...
Koruyucu tıp sosyal mesafe konusunda bilgisini ve önerisini yapar...
Ancak mesela yerel siyasi irade toplu taşımayı sosyal mesafeyi gözetecek şekilde düzenlemezse bırakın salgının hızını kontrol edebilmeyi bulaş hızını daha da arttırırır.
İçişleri Bakanlığı genel sosyal düzenlemeleri hızla yapamazsa ve yaptıklarını uygulatamazsa bilimin buna yapabileceği bir şey haliyle yoktur...
Bilim bizi kurtaracak diyen köhne zihniyet hala daha çok yediği halde bilimin bulacağı hapla zayıflayacağını zannediyor.
Tuzu kesmeden hapla tansiyonu düşüreceğini zannediyor.
Alkolü kesmeden hapla karaciğerini iyileştirecek bilimi hayal ediyor...
Bu köhne bilim kerizlerini yolan sahtekarlar da bunları habire dolandırıyor zaten...