Oruç tutan vatandaşlar, gün içinde uzun süre aç ve susuz kalıyor. Durum böyle olunca beslenme çok önemli hale geliyor. Peki İftar ve sahurda hangi besinleri tercih etmeliyiz? Ne kadar su tüketmeliyiz? Oruç olduğumuzda nasıl beslenmeliyiz? Tüm merak edilenleri Diyetisyen Samet Koçyiğit'e sorduk.
Diyetisyen Samet Koçyiğit, su tüketimi ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu, Koçyiğit: "Herkesin tüketmesi gereken su miktarı farklıdır fakat bunu genelleştirecek olursak iftar ve sahur arasında aralıklı olarak 8-10 bardak kadar su içmek bize fayda sağlayacaktır. İçtiğimiz çay kadar ilave su içmek ise mantıklı bir yöntem olur." dedi.
Çay ve kahve tüketimiyle ilgili EskişehirHaber.com'a önemli açıklamalarda bulunan Koçyiğit; " İftardan hemen sonra içilen çaylar demir emilimini önleyebiliyor kansızlık problemini yaşamamak adına yemekten bir saat sonra çay içmekte fayda vardır. Ayrıca içtiğimiz çay ve kahvelerin su ihtiyacını gidermediğini tersine vücudumuzun su kaybetmesine neden olabileceğini de unutmamalı. İftardan sonra siyah çay yerine zencefil, rezene ya da papatya çaylarından biri tercih edilebilir bunlar hazımsızlık problemine yardımcı olur" Şeklinde konuştu.
Sahurda tüketilmesi gereken gıdalar ile ilgili açıklamalarda bulunan Diyetisyen Koçyiğit: "Sahurda gün içerisinde tok tutacak ve susuzluk hissiyatımızı bastıracak temiz besinler tercih edilmeli; paketli gıdalar, yüksek şeker ve yağ içeren besinler tercih edilmemelidir." dedi.
Diyetisyen Koçyiğit'ten örnek sahur menüsü
EskişehirHaber.com takipçileri için örnek bir menüden bahseden Koçyiğit "1 haşlanmış yumurta 1 tatlı kaşığı bal ya da 2 kuru kayısı ya da 1 hurma 2 ceviz ya da yarım dilim avakado 2 yemek kaşığı peynir domates , salatalık ,yeşillik ,biraz ekmek oluşan bir menüyü tavsiye etti.
Diyetisyen Koçyiğit, İftar için tavsiyeleri şu şekilde sıraladı;"İftara ise su ve hurmadan sonra çorba içerek başlanmalı mümkünse burada bir 10 dakika ara verilmeli bu sırada namaz kılınabilir. Daha sonra ana yemek ile devam edilmeli. Bol yeşil bir salata mutlaka menüde yer almalı, salatada mutlaka soğuk sıkım bir zeytinyağı ve biraz da el yapımı elma sirkesi ilave edilmeli. Yemekler hızlıca değil yavaş, sakin ve 12-15 kez çiğneme işlemi yapılarak tüketilmelidir"
Bir sofranın vazgeçilmezlerinden biri de tatlı, tatlı tercihleri ile ilgili tavsiyelerde bulunan Koçyiğit: "Bütün gün ruhumuzu ve bedenimizi terbiye ediyoruz böyle olunca insanların kendilerine ufak tatlılar ikram etmesi doğal oluyor fakat burada iftarın hemen peşine yememekte fayda vardır. Tatlı tüketilecekse iftardan en az 2 saat sonra tercih edilmeli. Şerbetli tatlılar yerine ise sütlü olanları tercih etmek daha sağlıklı olacaktır" Dedi.
