Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da meydana gelen soykırımın yıl dönümü unutulmadı. Bosna-Hersek'in ilk cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç de günün en çok konuşulan isimlerinden biri oldu. Devlet başkanlığı örnek gösterilen Aliya İzzetbegoviç, Türkiye’deki vatandaşlar tarafından da tanınan liderlerden biri. İşte Aliya İzzetbegoviç’in hayatına ilişkin merak edilenler!
Bosna Hersek'in efsane lideri Aliya İzzetbegoviç, yaşanan en büyük insanlık trajedilerinden biri olan Srebrenitsa soykırımının yıl dönümünde büyük bir saygı ve minnet duygusuyla anılıyor. Soykırımın izlerini silemeyen halkı için verdiği mücadeleyle gönüllerde taht kuran Aliya İzzetbegoviç,’in başarılarla ve zorlukla geçen hayatını bir kez daha hatırlatıyoruz.
Bosna Hersek'e bağımsızlık yolunda liderlik eden ve derin bilgi birikiminden dolayı "Bilge Kral" olarak anılan Aliya İzzetbegoviç, 1925 yılında dünyaya geldi. İkinci Dünya Savaşı boyunca faşist ideolojiye karşı çıkan İzzetbegoviç, Mladi Muslimani (Genç Müslümanlar) isimli, kolej ve üniversite öğrencilerinden oluşan teşkilatın kurucusu oldu.
Halkı için verdiği mücadele sırasında tutuklanan ve hapis hayatını zor koşullarda sürdüren Aliya İzzetbegoviç, 1988 yılının sonunda Yugoslavya hükümetinin "sözlü muhalefet sebebiyle cezalandırılanlara tanınan aftan" yararlanarak serbest bırakıldı.
Ülkedeki en güçlü Boşnak partilerden olan Demokratik Eylem Partisi'ni (SDA) 1990'da kuran İzzetbegoviç, Bosna'da 1992-1995 yılları arasındaki savaşta da halkına önderlik etti. Savaşı bitiren Dayton Antlaşması'nı 21 Kasım 1995 tarihinde imzalayan Aliya İzzetbegoviç, bu anlaşmayla halkına uluslararası arenada tanınan bir devlet ve bayrak bıraktı.
Rahatsızlığı nedeniyle Ekim 2000'de devlet başkanlığı görevinden çekilen Aliya İzzetbegoviç, 19 Ekim 2003'te hayata gözlerini yumdu.
Cesareti, iradesi ve dirayeti ile 78 yaşına kadar dimdik ayakta duran Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç'i cezaevinde birlikte kaldığı en yakın arkadaşı Prof. Dr Cemalettin Latiç anlattı. Bağımsızlığa giden zor ve çetin yıllarda Bosna-Hersek halkına önderlik eden, ülkenin ilk cumhurbaşkanı merhum Aliya İzetbegoviç yirminci yüzyıl Avrupa'sındaki önemli Müslüman düşünürlerinden biridir. Bir aydın olarak dikkat çeken yanı ise İslâm dünyasındaki krizleri sadece fark etmesi değil; krizlerin çözülmesine karşı da ilgisini yoğunlaştırmasıydı. Merhum Aliya İzetbegoviç'i vefatının 15. yılı münasebetiyle rahmet ve özlemle anıyoruz. İşte hayat felsefesi, adaletli tavrı ve mücadelesini yakın arkadaşının dilinden Aliya İzzetbegoviç...
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti zamanında Osmanlı döneminde yapılmış cami ve tekkeleri kapattıklarını belirten Aliya İzzetbegoviç'in en yakın dava arkadaşı Prof. Dr Cemalettin Latiç, " Sırbistan ve Hırvatistan üniversiteler de bile öğretim üyeleri balkan coğrafyasında, Bosna'da artık kalmayacağını olsa olsa müzeye kaldırılabileceğini ileri sürüyorlardı. Elazığ'da düzenlenen panelde Aliya İzzetbegoviç'i cezaevinde birlikte kaldığı en yakın arkadaşı Prof. Dr Cemalettin Latiç anlattı.
İşte böylesine bir atmosfer içerisinde biz gençler Bosna'da öğrenmeye, İslam'ı anlamaya bir gayret gösteriyorduk. Bosna ve tüm Yugoslavya genelinde yeni cami yapmamıza izin vermediler. Bu dönemde, Sırplar yönetimde hakimdiler. Bunların uyguladıkları politikalarla bizim kendi ana dilimizi konuşmamıza yasak getirdiler.
Sırpça okuyacaksınız, Sırpça eğitim göreceksiniz diyorlardı. Hatta çocuklarımıza Müslüman ismi vermemiz noktasında da büyük engellerle karşılaşıyorduk. Eğer Müslüman ismi veren olursa devlet kurumlarında onlara görev verilmiyordu. Yani çok yönlü bir baskı altında yıllarca halkımız yaşadı" dedi.
İmam Hatip Lisesini bitirdiğinde henüz 20 yaşında olduğunu, komünizmin sadece Yugoslavya'da değil bütün dünyada çökeceğini, yok olacağını ve İslamın yeniden yer yüzünde güçleneceğini söyleyen bir şahsiyetle tanıştığını ve o şahsiyetin Aliya İzzetbegoviç olduğunu aktaran Prof. Dr. Latiç, "Müslüman gençler fikir kulübü çatısı adı altında bizleri zaman zaman topluyor ve bize İslam'ın geleceğini, güçleneceğini ve komünizmin yok olacağını, yok olmaya mahkum olduğunu bize anlatıyordu.
Daha sonra da yazdığı Doğu ve Batı Arasında İslam adlı eseri İslam Deklarasyonu adlı eserinde biz okumaya başladık. Böylece biz gençlere öz güven gelmişti.
1983 senesinde Aliya İzzetbegoviç'in de içinde bulunduğu toplam 13 aydın İslam davasından dolayı tutuklandık. Ben de tutuklanan 13 kişiden birisiydim. Yaşça en küçükleriydim.
Ancak hapishanede bile Aliya ve arkadaşları olarak biz yine İslam'ın yakında geleceğini, onun için toplumu hazırlamamız gerektiğini düşünerek hapishanede bile çalışmalarımızı sürdürdük.
Biz hapishaneden çıkamama endişesi yaşıyorduk. Ama biz o kadar önemli değildik. Yeter ki bu hareket lideri sağ salim bu hapishaneden çıksın. Acaba sağ salim çıkacak mı diye Aliya için hep kaygı taşıyorduk. Böylesine çok kötü bir tablo vardı. Bizlere akla hayale gelmedik işkenceler ediyorlardı. Bütün bunlara rağmen Aliya hepimize moral veriyordu. Hepimize geleceğe yönelik büyük bir hedef gösteriyordu" diye bilgi verdi.
"DİMDİK AYAKTA DURDU"
Elazığ Belediyesi olarak bir çok kültür etkinliğine ev sahiplik yaptıklarını ve ev sahipliği yaptıkları bu etkinliğin sadece Elazığ veya Türkiye'yi değil dünyada mücadele veren mazlumları, insanları çok yakından ilgilendirdiğini, çoğu kişiye örnek olan bir şahsiyeti hep birlikte anacaklarını dile getiren Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz:" Bu çerçevede Bosna Milli mücadelesinde önemli görevler üstlenmiş Bosna Hersek Milli Marşı'nın yazarı, Aliya İzzetbegoviç ile 3 yıl hapishanede birlikte kalmış, evinin kanepesinde şarkı söylerken tanınmıştı... 
Bosna Milli mücadelesinde önemli görevler üstlenmiş Prof.Dr. Cemalettin Latiç aramızdadır. Bilge Lider Aliya İzzetbegoviç kendisiyle ilk görüşmemiz Ankara'da Refah Partisi'nin genel kuruluna katılmak üzere geldiği dönemde olmuştu.
Daha sonra birçok yerde görüşme imkânı elde ettim. Ancak 1998 yılında savaşın bitiş aşamasında, henüz daha izleri çok canlı ve tazeyken Bosna Hersek'e gittim. O dönemde Saray Bosna'yı, verilen mücadeleyi, yapılan çalışmaları çok daha yakından görme imkânı elde ettim. Bosna'nın hemen hemen bombaların şarapnel parçalarından nasibini almamış hiçbir Cami yoktu.
Ancak Bosna'da mermi izi olan hiç Kilise de görmedim. Aliya İzzetbegoviç, büyük bir lider aynı zamanda güç eline geçtiğinde de adalet, merhamet sahibi, inancından asla taviz vermeyen biri olarak yaşadı. O cesareti, iradeyi ve dirayeti 78 yaşına kadar dimdik ayakta tuttu" diye konuştu.
Bosna Hersek halkına yaptıklarıyla ışık tutan "Bilge Kral" Aliya, "Ey teslimiyet, senin adın İslam'dır", "Her şeye kadir olan Allah'a yemin ederim ki köle olmayacağız", "Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır" ve "Ben Avrupa'ya giderken kafam önümde eğik gitmiyorum. Çünkü çocuk, kadın ve ihtiyar öldürmedik. Çünkü hiçbir kutsal yere saldırmadık. Oysa onlar bunların tamamını yaptılar. Hem de Batı'nın gözü önünde, Batı medeniyeti adına"sözleriyle her zaman hatırlanacak.