Saadet Partisi Eskişehir  Tepebaşı İlçe Tanıtma Yardımcısı Sercan Gözegir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında Gözegir: "Kamuoyunda “Kod-29” olarak bilinen ve işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından İş Kanunu'nun 25-II maddesinde yer alan “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” gerekçesi ile feshedilmesi düzenlemesi, pandemi dönemi işten çıkarma yasağının dışında tutulmuştu. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) işten çıkarma veya ayrılma kodlarına ilişkin verileri yayımlamıyor. DİSK-AR tarafından CİMER başvurusu ile SGK'dan elde edilen verilere göre 2020 yılında 176 bin 662 işçi Kod-29 nedeniyle işten çıkarıldı. Kod-29 ile işten çıkarılan işçiler kıdem tazminatı ve ihbar öneli/tazminatı alamıyorlar. Ayrıca Kod-29'dan çıkarılan işçiler İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor.

İstisnaları hariç tutarsak, yaklaşık 177 bin kişi büyük bir haksızlığa uğrayarak işten çıkarıldı. Bu vahim tablo yetmiyormuş gibi Kısa Çalışma Ödeneği uygulamasının geçtiğimiz ay sona ermesi ve 17 Mayıs’ta Ücretsiz İzin Desteği uygulamasının sona ermesi ile işten çıkış yasağının kaldırılacak olması işsizlik tsunamisinin habercisidir. Eğer tedbir alınmaz ve destekler birden çekilirse büyük işçi kıyımı gelecektir. Üretimin düşmesi ve desteğin olmaması işvereni de sıkıntıya sokacağından ilk feda edilen işçi olacaktır. Bir sanayi şehri olan İlimizde de işsizler ordusu artacak ve Şehrimizin ekonomisi olumsuz etkilenecektir.

Eğer işçi desteği verilmezse, işten çıkış yasağı sürdürülmezse, üretime dönük reel teşvikler verilmezse, üreticiyi kredi bataklığına yönlendirecek uygulamalar sonlanmazsa salgının sonu kolay kolay gelemz. Pandeminin ilk döneminde, eğer sayılar doğruysa, dünyaya göre sayısal olarak başarılıydık. Faydasız ve adil olmayan tedbirlerle, vaka artışında bu yıl Avrupa birincisi olduk. Yanlışta israr edilirse seneye Dünya birincisi olacağımız çok açık.

Dün yapılan açıklamada destek beklentisi havada kaldı. İnsanlara kısıtlama getiriyorsunuz. İyi, hoş da insanların ekonomik sorunları çözümüne nasıl katkı sağlamayı düşünüyorsunuz? Ekonomisi bozulan bireyler her türlü riski göze alarak, ekmek parası için çalışıyorlar.  Sürekli kısıtlamada bunalan vatandaşlar, ilk normalleşmede sokaklara dökülüyor. Kafeler açıldığında gençlerimiz hemen kafelere doluşuyor. Kısıtlamalar kalkınca esnaf açığı gidermek için uğraşıyor. Sonra da sayılar patlıyor. Bu Milleti bu hale getirmeye hakkınız yok. Çıkıp ta 84 milyon, hepimiz sorumluyuz diyemezsiniz." İfadelerine yer verdi.