Eskişehir Şehir Hastanesi'nde taşeron şirket bünyesinde çalışan personelin yaşadığı sorunların geniş kitlelere duyurulması ve tepki gösterilmesi amacıyla Hak-İş/Hizmet-İş Sendikası temsilcileri bir araya geldi. Hastane önünde toplanan yaklaşık 50 kişilik grup, sloganlar eşliğinde tepkilerini dile getirdi. Sendika adına basın açıklaması yapan Hak-İş/Hizmet-İş Ankara Şube Başkanı Recep Dere, “İşçiler bazen birkaç hafta, bazen de birkaç ay gecikmeli olarak ücretlerini alabiliyorlar. Aylardır maaşlarını alamayan meslektaşlarımız var” dedi.
“Arkadaşlarımız, 5 kişilik işi 2 kişiyle yapmak zorunda kalıyor” Eskişehir Şehir Hastanesi önündeki eylemde konuşan Hak-İş/Hizmet-İş Ankara Şube Başkanı Recep Dere, şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir Şehir Hastanesi'nde taşeron şirketlerde çalışan emekçiler, son derece zor, uzun ve yorucu mesailerle ağır şartlar altında düşük ücretlerle çalışarak hayatta kalmaya çalışmaktadır. Çalışma koşulları gittikçe zorlaşmaktadır. Hastane temizliğinden hasta bakımına kadar birçok işi üstlenen meslektaşlarımız, 5 kişilik işi sadece 2 kişiyle yapmak durumunda kalmaktadır. Gece gündüz gösterilen büyük özveriye rağmen, işçilere 'çok iş, az ücret' politikası uygulanmaktadır. Şehir Hastanesi çalışanları sosyal haklardan mahrum bırakılmaktadır. Ücretlerini düzenli olarak alamamakta, bazen haftalarca hatta aylarca gecikmeler yaşanmaktadır. Aylardır maaş alamayan meslektaşlarımızın mağduriyeti büyümüş, şehir hastanesi çalışanları ailelerine karşı utanç duygusu yaşamaktadır. Durum artık dayanılmaz bir noktaya gelmiştir. Özetle, umutlarla kurulan şehir hastaneleri, burada çalışan işçiler için zulme dönüşmüştür. Haksızlıklara ses çıkaranlar baskıya maruz kalmakta, mobbinge uğramaktadır. Ücretlerin iyileştirilmesi ve insanca çalışma koşulları talep eden meslektaşlarımız, haklarını kullanarak Hizmet-İş Sendikası'nda örgütlenmeye başlamışlardır. Bir grup meslektaşımız sendikaya üye oldukları için haksız ve hukuksuz şekilde işten çıkarılmıştır. Arkadaşlarımız, birim amirleri tarafından sendikaya üye olmamaları konusunda tehdit edilmektedir. Hukuki dayanağı olmayan gerekçelerle iş sözleşmeleri feshedilmektedir. Diğer taraftan, sendikamıza üye olan meslektaşlarımız yine baskı ve tehdit altında istifaya zorlanmaktadır. Böylece diğer çalışanlara gözdağı verilmektedir. Bu açıkça suçtur, mobbingdir, işten çıkarmadır, adaletsizliktir. İşyeri barışını yok eden bir durumdur. Bu durumu şiddetle kınıyor, işverenleri ve birim amirlerini yasalara uymaya çağırıyoruz.”
