Demokrat Parti Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Özcan yüzde 40'lık şebeke suyu zammı konusunda şu ifadeleri kullandı;

“Eskişehir’de şebeke suyu kullanım ücretine yüzde 40 oranında bir zam yapıldı. Bu zammın uygulanma günü ve saati yanlıştır. ESKİ herhalde 3-5 gün daha zam yapmazsa batacak bir kurum değildir. Vatandaşın bu zammı öğrenmesi adına bir süreç gerekiyordu. Yılbaşında da zam yapılmıştı ve insanlar bu zammın geleceğini önceden öğrenebilmişlerdi. İmkanı olanlar insanlar da zamsız fiyatlarla su yüklemesi yapabilmişlerdi. Yangından mal kaçırır gibi hareket olmuştur ve doğru değildir. Su zammına gelince elektrik maliyetlerinin ve çeşitli giderlerin maliyetleri çok arttı. Suyun evimize kadar ulaşmasında en yüksek maliyeti de elektrik giderleri oluşturuyor. ESKİ maliyetlerinin ne kadar arttığını insanlara anlatması gerekiyordu. İnsanların bu konuda bilgilendirilmesi lazımdı. Gelen zamları ve artan maliyetleri bizler biliyoruz. ESKİ’nin de çok ciddi oranda etkilendiğini de biliyoruz. Uygun bir zamanlama ile, oldu bittiye getirmeden yapmaları gerekiyordu. Bu zam 1 Ağustos’ta veya 15 Ağustos’ta uygulamaya konulsa herhalde ESKİ çok büyük bir zarar etmezdi. 

Bir algıyı düzeltmek maksadıyla söylüyorum. ESKİ para kazanan bir kurum ve neden zam ihtiyacı yapma ihtiyacı duydu deniliyor. ESKİ Genel Müdürlüğü altyapı çalışmalarını yapar, suyu bağlar, kanalizasyonunu ve bakımını yapar. Ancak asfaltlama işine Eskişehir Büyükşehir Belediyesi bakar. ESKİ’nin Büyükşehir Belediyesine aktardığı bu paralar aslında bu asfaltlama çalışmalarının paralarıdır. Ama maalesef bu konuyu AK Parti ciddi bir algı operasyonuna çevirirken, ESKİ’nin halkımıza bu durumu anlatamadığını görüyoruz. 

Demokrat Parti olarak bütün zamlara karşıyız. Hepimiz bu zamlardan etkileniyoruz. Tahmin ediyorum ESKİ’nin aylık ödediği elektrik faturasının 20-25 milyon TL olduğunu tahmin ediyorum. Geçen sene de bu rakamlar tahminen 10 milyon lira civarındadır. İktidar partisi insanları gece yarısında neden kuyruğa soktunuz diye eleştiriyorsa bende kendilerine benzin kuyruklarını, şeker kuyruklarını, kıyma kuyruklarını hatırlatmak isterim. Lütfen iğneyi kendinize, çuvaldızı başkasına batıralım.”