Kredi kartı borcunu üç ay üst üste ödemeyenler için yasal takip süreci başlıyor. İcra tehdidi, faiz yükü ve kredi notu düşüşü gibi yaptırımlar, borçluların karşısına çıkabilecek en önemli riskler arasında yer alıyor.
Türkiye’de kredi kartı kullanımı yaygınlaşırken, ödenemeyen borçlar ciddi bir sorun haline geliyor. Artan enflasyon ve yükselen faiz oranları, vatandaşların harcamalarını karşılamakta zorlanmasına ve kart borçlarını aksatmasına neden oluyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, kredi kartı borcunu düzenli ödeyemeyen kişi sayısı her geçen gün artıyor.
Üç Aşamalı Süreçte İcra Kaçınılmaz Olabilir
Kredi kartı borçlarında ödeme yapılmaması durumunda işleyen süreçte ise ilk 1 aylık gecikmede banka, borçluya hatırlatma ve uyarı mesajları gönderiyor. Devam eden 2’inci aylık gecikmede ise gecikme faizi uygulanmaya başlanıyor. Ödeme yapılmazsa idari takip ihtimali doğuyor. 3’üncü ay gecikmede ise eğer borç halen ödenmezse yasal takip süreci başlatılıyor. Bu aşamada banka avukatları devreye giriyor, borçlu hakkında icra takibi başlatılabiliyor.
İlk üç aylık yani 90 günlük süreçte kredi kartı borcunun ödenmesi icra takibinin başlatılmaması açısından oldukça önemli olarak değerlendiriliyor.
Kredi Notu Ciddi Şekilde Düşüyor
Yasal takip süreciyle birlikte borçlu, bankaların kara listesine giriyor ve kredi notu ciddi oranda düşüyor. Bu durum, kişinin ilerleyen dönemlerde kredi ya da kredi kartı başvurularının reddedilmesine yol açabiliyor.
Yapılandırma Seçeneğini Tercih Edilebiliyor
Uzmanlar, borcunu ödemekte zorlanan vatandaşların mutlaka bankalarıyla iletişime geçerek taksitlendirme veya borç yapılandırma talebinde bulunmaları gerektiğini vurguluyor. Zamanında başvuru yapılması, hem icra sürecine girmeyi engelleyebilir hem de kredi notunun daha fazla düşmesini önleyebilir.
