DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada, Abdullah Öcalan’ın önümüzdeki günlerde tarihi bir çağrı yapmaya hazırlandığını duyurdu. Bakırhan, bu çağrıyı desteklediklerini belirterek, iktidarı çözüm sürecinde daha fazla sorumluluk almaya çağırdı.

“Top Erdoğan’da, Tarihi Çözüm İçin Adım Atılmalı”

Tuncer Bakırhan, grup toplantısında yaptığı konuşmada, Abdullah Öcalan’ın uzun zamandır gündemde olan çözüm sürecine dair önümüzdeki günlerde bir çağrı yapacağına dair bilgilerin kendilerine ulaştığını aktardı. Bakırhan, “Öcalan önümüzdeki günlerde tarihi bir çağrı yapmaya hazırlanıyor. 15 Şubat da olabilir, sonrasına da sarkabilir. Biz bu çağrıyı önemsiyoruz ve arkasındayız” dedi. DEM Parti lideri, çözüm sürecine dair iktidara da büyük sorumluluk düştüğünü vurguladı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bu süreçte önemli bir adım atmaya çağırarak, “Artık top Erdoğan’da. İktidarın bu tarihi çağrıya uygun şekilde rolünü oynaması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz” ifadelerini kullandı.

Barış ve Demokrasi Vurgusu

Bakırhan konuşmasında, Türkiye’deki toplumsal sorunlara ve demokrasi eksikliğine dikkat çekerek, barış ve eşitlikçi bir yaşam arayışlarının altını çizdi. “Milyonlar demokratikleşme ve güven artırıcı adımlar atılmasını bekliyor. Bizler eşit bir yaşamdan yanayız ve yönümüz barış ve demokrasi yoludur” diyen Bakırhan, partisinin bu yolda cesaretle yürümeye devam edeceğini söyledi. Demokrasi ve barışa olan inançlarını yineleyen Bakırhan, “Barış, Kürt halkının boynuna basarak olmaz. Biz barıştan yana olacağız, çünkü barış güçlü bir irade ile mümkündür” dedi.

Kayyum Politikalarına Sert Tepki

Grup toplantısında gündeme gelen bir diğer konu ise kayyum atamalarıydı. Bakırhan, özellikle Kürt şehirlerinde uygulanan kayyum politikalarına sert bir şekilde karşı çıktı ve “Kayyum atamaları Kürt düşmanlığıdır, bu modern sömürgeciliğin en karanlık yüzüdür” diyerek iktidarı eleştirdi. Siirt Belediyesi'ne atanan kayyumun cebinde ismiyle dolaşmasının kabul edilemez olduğunu belirten Bakırhan, “Siirt halkının iradesi yok sayıldı, bir halkın umudunu çalmak daha büyük bir hırsızlık ve vicdansızlıktır” dedi. Kayyum atamalarını sadece Kürt halkına yapılmış bir hakaret olarak nitelendiren Bakırhan, “Bu kayyumcu anlayış, AK Parti'nin alnında kara bir leke olarak kalacak” diye konuştu.

Suriye’ye Dair Eleştiriler

Bakırhan, Suriye’deki duruma da değindi ve Suriye Arap Cumhuriyeti tanımlamasına karşı çıkarak, “Suriye’nin geleceği Arap Cumhuriyeti değil, demokratik bir cumhuriyettir” dedi. Suriye’deki halkların birlikte oluşturduğu zemine herkesin saygı göstermesi gerektiğini belirten Bakırhan, Esad rejiminin devrilmesinin ardından orada yeni bir şiddet adasının oluşturulduğuna dikkat çekti. Bakırhan, "Suriye'deki şiddet son bulsun, halkların birlikte yaşadığı bir Suriye inşa edilsin" çağrısında bulundu.

Demokratik Çözüm İçin Uzlaşma Çağrısı

Bakırhan, çözüm sürecinin barışa evrilmesi için toplumsal uzlaşıya ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “Bu tarihi fırsatı güvenlikçi ve zehirli bir dille bozmamak gerekiyor. Demokratik bir uzlaşıyla Kürt sorununa çözüm bulmalıyız” dedi. Hükümetin demokrasi ve hukuk üstünlüğü için adım atmakta geciktiğini ifade eden Bakırhan, “Demokratik siyaset mücadelemizi daha çok büyüttük, her seçimden güçlenerek çıktık. Ne zaman Kürtlerin eşit yurttaşlık hakkı tanınacak? Hükümet bu soruya ne zaman yanıt verecek?” şeklinde konuştu.

Devlet Bahçeli: “Beklenen çağrı bir an önce yapılmalı” Devlet Bahçeli: “Beklenen çağrı bir an önce yapılmalı”

Bir Tarihi Çözüm Süreci Beklentisi

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın açıklamaları, Türkiye’deki siyasi ve toplumsal gerilimleri çözmeye yönelik önemli bir adım atılmasını gerektiren bir dönüm noktasını işaret ediyor. Abdullah Öcalan’ın önümüzdeki günlerde yapacağı tarihi çağrı, çözüm sürecinin yeniden canlanması için bir fırsat olabilir. Bakırhan’ın Erdoğan’a yaptığı çağrı, çözüm sürecinin sadece bir siyasi adım değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olduğunun altını çiziyor. Ancak, çözüm sürecinin geleceği, iktidarın bu çağrıya nasıl cevap vereceğine bağlı olarak şekillenecek gibi görünüyor.