CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı kapsamlı konuşmada, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 105. yıl dönümüne atıfla, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ifadesinin sadece Meclis duvarlarında değil artık sokaklarda da yazılı olduğunu söyledi. “Seçimle gelip seçimle gitmek istemeyen birileri var çünkü karşısında,” diyen Özel, halkın seçim iradesine sahip çıkmaya devam edeceğini vurguladı.
Özgür Özel, “Millet, Genel Kurul salonunda arkada yazan ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ yazısını artık meydanlara yazmıştır. Bu yüzden seçim istemeyenler korkuyor. Ama biz Gazi’nin emanetine sahip çıkıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yozgat Artık Sembol Şehir”
Geçtiğimiz hafta düzenlenen Yozgat mitingini hatırlatan Özel, traktörleriyle alana gelen çiftçilere yöneltilen ceza pusulalarına dikkat çekti ve mitingdeki katılımı küçümseyen açıklamalara tepki gösterdi. “Yozgat, artık bu adaletsizliğe isyanın sembol şehirlerinden biridir,” diyen Özel, iktidar cephesinden gelen eleştirilerin “kimya bozulması” olduğunu belirtti.
“Birileri traktör sayısını tartışıyor, ama bu halkın iradesini görmezden gelmeye çalışıyor. Yozgatlı çiftçilerin alnından öpüyorum. Onların sesini tüm Türkiye duydu” dedi.
“Sınıflar Netleşti: Demokrasi Ve Otokrasi”
CHP lideri, ülkedeki kutuplaşmanın safları netleştirdiğini belirterek, “Artık demokrasi isteyenlerle otokrasiyi savunanlar arasında bir mücadele var” dedi. Tüm siyasi görüşlerden insanların, demokratikleşme ve hukukun üstünlüğü ilkeleri etrafında birleştiğini belirten Özel, “Biz kazanacağız, tek adamlar kaybedecek” diye konuştu.
"Biz Kazanacağız Tek Adamlar Kaybedecekler"
Biz bu işin sağını solunu, parti ayrımlarını bir kenara bırakıp demokrasiden yana olanlarla otokrasiden yana olanların mücadelesinde 105 yıl önce bu Meclis'te, 1. Meclis'te başlayan halkın iradesini önceleyen, halk ne derse o olur diyen, oyu bir ara halktan alıp onu baş tacı edip sonra güç kaybedince ona sırt dönenlerin, burun kıvıranların, önünden sandığı almaya çalışanların, seçeceği cumhurbaşkanına karışanların, cumhurbaşkanı adayını alıp da hapse atanların karşısında sosyal demokratların yanında milliyetçi demokratlar, onların yanında muhafazakar demokratlar, liberal demokratlar, sosyalist demokratlar, Kürt demokratlar, Yozgat'ta olduğu gibi yan yana omuz omuza Aleviler, Sünniler, tüm mezhepler, tüm görüşler hep beraberiz. Biz Gazi'nin emaneti kurduğu demokrasiden, cumhuriyetten yanayız. Seçme seçilme hakkından, seçimlerde yarıştan yanayız. Yarıştan kaçanlara, diktatör olmaya çalışanlara, sandığı kaçıranlara karşı biriz, beraberiz ve millet olduğumuz için biz yine 105 yıl önce olduğu gibi kol kola, omuz omuza hep beraber olduğumuz için biz kazanacağız. Tek adamlar kaybedecekler.
“Çocuklar Beslenemiyor, Çalıştırılıyor”
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na da değinen Özel, Türkiye’deki çocuk yoksulluğuna dikkat çekti. Her dört çocuktan birinin öğün atlamak zorunda kaldığını, üç çocuktan birinin okulda aç kaldığını ifade eden Özel, nitelikli eğitimden mahrum kalan bir neslin yetiştiğini söyledi. “Bu ülkede çocukların bayramını kutlarken aynı zamanda onları koruyamadığımız gerçeğiyle yüzleşiyoruz” dedi.
“Bu Bir Siyasi Darbe Girişimidir”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturmalara da değinen Özel, yaşanan süreci bir darbe girişimi olarak niteledi. “Bu darbenin siyasi, ticari ve şeytani hedefleri var” diyen Özel, 15,5 milyon insanın oyuyla Cumhurbaşkanı adayı olan bir kişinin tutuklandığını, 6 belediye başkanı ve onlarca partilinin keyfi şekilde cezalandırıldığını söyledi.
“Ortada hiçbir somut suç yokken, gizli tanık ifadeleriyle FETÖ’den ilham alan bir kumpas yürütülüyor” açıklamasını yaptı.
“O Belge Geçerlidir, Savaş Hukukunda Bile!”
Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptaline de tepki gösteren Özel, bu kararı hukuk dışı bir uygulama olarak nitelendirdi. “Savaş hukukuna göre bile bir ülkenin resmi belgeleri geçerlidir. Devlet, devletin verdiği belgeye saygı duyar. Ama bu belgeye saygı duymayanlar, hukuku yok sayanlardır” şeklinde konuştu.
“Sahte Tanıklarla Adalet Kurulmaz”
Yargı sürecinde etkin pişmanlıkla ifade alınması girişimlerini eleştiren Özgür Özel, gizli tanıklık, tehdit ve baskı yoluyla iftira üretilmeye çalışıldığını söyledi. Savcıların “daha doğru ifade ver” diye baskı yaptığını, masum insanların çocuklarıyla tehdit edildiğini iddia eden Özel, “Bu yöntemle bir kumpas kuruluyor. Bu, yargının silah gibi kullanıldığı bir dönemdir” dedi.
TRT ve RTÜK Eleştirisi: “Kamu Değil, Saray Medyası”
Konuşmasında TRT’ye ve RTÜK’e de sert eleştiriler yönelten Özel, seçim döneminde TRT’nin AK Parti’ye 1945 dakika, CHP’ye ise yalnızca 25 dakika yayın süresi ayırdığını söyledi. “Bu halkın vergileriyle ayakta duran TRT, bir avuç cuntacıya hizmet etmektedir. TRT artık kamu yayıncılığı yapmıyor, Saray yayıncılığı yapıyor” dedi.
“Kıbrıs Satıldı, Hesabını Soracağız”
Özgür Özel, KKTC ile ilgili atamalara ve dış politika uygulamalarına da değinerek, Erdoğan yönetimini Kıbrıs davasını satmakla suçladı. “Kıbrıs bizim namusumuzdur. O Kıbrıs’ı satan Erdoğan’dır” diyen Özel, Kıbrıs’a atanmış bazı büyükelçiler ve onların siyasi bağlantılarına dair ciddi iddialarda bulundu.
“Biz Savaşı Erdoğan’la Vermiyoruz, Düzenle Veriyoruz”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “savaş ilanı” ifadesine de yanıt veren Özel, “Benim savaşım niye seninle olsun?” diyerek, kendisinin hedefinin kişiler değil, sistem olduğunu vurguladı. “Bizim kavgamız çetelerledir, yolsuzlukladır, adaletsizlikledir” dedi.
“Kürt Sorunu Meclis’te Çözülmeli”
Kürt sorununa dair açıklamalarda da bulunan Özel, çözümün Meclis zemininde, şeffaf ve demokratik yollarla sağlanması gerektiğini ifade etti. “Biz bu konuda her zaman yapıcı olduk, yine hazırız. Yeter ki bu süreç milletin gözü önünde yürüsün” dedi.
“Yarın Bayrağını Al, 19 Mayıs’a Kadar As”
Konuşmasını 23 Nisan ve 19 Mayıs vurgusuyla tamamlayan Özel, vatandaşları 1. Meclis önünde yapılacak kutlamalara ve 19 Mayıs’a kadar evlere, iş yerlerine Türk bayrağı asmaya çağırdı. “Bu ülkede Atatürkçüler, cumhuriyetçiler, demokratlar kazanacak. Cunta kaybedecek, demokrasi gelecek” diyerek sözlerini tamamladı.