İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 68 bin 600 dekar alanda üretim yapan bin 592 çiftçiye 2 bin 541 torba yağlık ayçiçeği tohumu dağıtımını Silivri’den başlattı. İmamoğlu, “Tek derdimiz var; bu şehrin tarlaları, bu şehrin bahçeleri beton olmasın. Bu şehirde bu kanal yapma sevdasında olan insanlara her yerde söylüyorum. 150 milyon metrekare araziyi daire, bina yapma niyetindeler. Beton, şehir insanın karnını doyurmuyor” dedi.

İBB, tarihinde ilk kez ayçiçeği üreticisine tohum desteği verecek. Kentte toplam 68 bin 600 dekar alanda üretim yapan bin 592 çiftçiye 2 bin 541 torba yağlık ayçiçeği tohumu dağıtımı, bugün Silivri'de törenle başladı. Müjdat Gürsu Spor Tesisi önünde düzenlenen etkinliğe İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı.

Etkinlikte ilk konuşmayı yapan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, İBB’nin ilçede tarıma yönelik desteklerinden dolayı İmamoğlu’na teşekkür etti. Yılmaz, “Silivri, tarım ve hayvancılık konusunda bu potansiyelin farkında olan bir yönetim tarafından şu an idare ediliyor. Biz, İstanbul'da bir hayvan pazarının olmadığı, belediyenin denetiminde, gözetiminde bir mezbahanın olmadığından hareketle İstanbul'un ilk ve tek hayvan pazarını şu an inşa ediyoruz. Bir ay sonra hayvan pazarının açılışını yapacağız. İnşallah Büyükşehir Belediye Başkanımız da o açılışta bizlerle birlikte olur” dedi.

Yılmaz’dan sonra kürsüye çıkan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yaşanılan sürecin aslında tarımsal üretimin, gıda güvencesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ispat ettiğini belirterek şunları söyledi:

Ne yazık ki ülkemizde izlenen yanlış politikalar, tarımda bizi dışa bağımlı hale getirdi. Az önce Başkanımız, ‘Saman deyip geçmeyin’ dedi. Vallahi deyip geçemiyoruz. Onu bile ithal ediyoruz çünkü. O kadar acı bir politika süreci var. Girdi fiyatları sürekli artıyor ve üretici alın terinin karşılığını alamıyor. Tabii bu, tarımın sürdürülebilirliğini de tehdit ediyor. Çiftçimiz, son 20 yıl içinde iki Trakya büyüklüğündeki toprağı ekmekten vazgeçti ülkemizde. Çiftçi ortalama yaşı ne yazık ki 57’ye yükseldi. Yani köylerimiz boşaldı. Gençler, çiftçilikle uğraşmaz oldu. Son 20 yılda, 2,5 milyon ton ayçiçeği ve türevleri ithalatı yaptık ve karşılığında da yaklaşık 20 milyar dolar ödedik. Yani ithalata döndük. Daha da acısı, dünya ayçiçeği ve türevleri ithalatında tek başına üretimin yüzde 37’sini gerçekleştiriyoruz. Yani bu alanda dünya lideri olduk, ithal etme alanında.

Bu durum herkesi mutsuz ediyor. Türkiye'nin tarıma ve çiftçiye geçmişte verdiği önemi yeniden verme zorunluluğumuz vardır. Mustafa Kemal Atatürk'ün sözünün bize emaneti gibi, sizleri tekrar milletin efendisi yapmak zorundayız. Yoksa aç kalırız. Çiftçilere bir nebze olsun nefes aldıracak projenin maliyeti 5,5 milyon lira. İBB’ye ait fide üretim serası sayısını ikiye çıkardık. Mart ortasında tohumların ekimini yaptık. Nisan sonundan itibaren fidelerimizi üreticilerimize yine ücretsiz olarak dağıtacağız.

Tek derdimiz var; bu şehrin tarlaları, bu şehrin bahçeleri beton olmasın. Bakın, bu şehrin, tarım alanlarının tekrar ekiminde heyecan yaşadığını görüyoruz 2,5 senedir. O heyecanın köylerdeki vatandaşımızın yüzüne yansıdığını görüyoruz. Biz, onların yanında olacağız. Üretiminde, aynı zamanda tüketiciyle olan köprülerinde de yardımcı olacağız. Bakın, bu şehirde bu kanal yapma sevdasında olan insanlara her yerde söylüyorum. 150 milyon metrekare araziyi daire, bina yapma niyetindeler. 150 milyon metrekare beton kanal ve çevresinde bir şehir. Beton, şehir insanın karnını doyurmuyor.

Önceki dönem Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, ilçede tarımla ilgili çok önemli hizmetler yaptı. Burada ilçe belediye başkanımız da tarımla ilgili yaptıklarını anlattı. Memnuniyet duydum. Daha da iyisini yapacağına inanıyorum. Yapmalıdır da. Tarımla ismi geçen bir ilçe var edildi burada 10 yılda. Bu kıymetlidir. Şimdiki belediye başkanımızın bir şansı vardır. Ben, beş yıl Beylikdüzü'nde belediye başkanlığı yaptım. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, bir gün beni gelip ziyaret etmedi. Bir gün beni bir açılışa da davet etmedi Allah için. Ama ben, her gittiğim yere Volkan Başkanı davet ediyorum. Benim yaptığım normal olanı bu arada. Onu söyleyeyim. Benden önce yapılan anormaldi. Ben, ekstra bir şey yapmıyorum. Davet etmemek ne demektir? Onu da bu millet seçti, beni de bu millet seçti. Yarın bir başkasını da seçebilir, onun yerine de benim yerime de. Ben size bir başka örnek daha vereyim. İstanbul Belediye Başkanı’yım, hadi geçtik, Sayın Cumhurbaşkanı randevu vermiyor bize. Çok önemli de değil. Beni tek bir açılışa, -o da basında sitem ettim diye- bir bakan davet etti. 2,5-3 senedir görevdeyim. Volkan Başkan da duysun, belki bilmiyordur. Ben, daha hiçbir bakanlık tarafından bir açılışa, bir törene davet edilmedim biliyor musunuz?  

Benim gittiğim yere millet gelir diye korkuyorlar. Benim gittiğim yere kalabalık geliyor. Endişe ediyorlar, üzülüyorlar. Bugün de hem Volkan Başkan hem de ben, bu güzel kalabalığın tadını çıkardık. O, ne güzel faaliyetlerini anlattı. Ben de sizlerle güzel duygularımızı paylaştım, olan budur. Siyasetteki hazımsızlığı da bitireceğiz kardeşim. O kadar net.”

Konuşmaların ardından çiftçi Serpil Kılıç, bir önceki yıl İBB’nin dağıttığı tohumla ürettiği kavunu İmamoğlu’na takdim etti. İmamoğlu, Yılmaz ve beraberlerindeki heyet, çiftçilere dağıtılmak üzere TIR’lara yüklenen yağlık ayçiçeği tohumları önünde köylülerle birlikte fotoğraf çektirdi.

Çiftçiler, gübre ve mazottaki fiyat artışları yüzünden çiftçilik yapmanın çok zor olduğunu söyledi. Çiftçiler, torbası 2 bin 500 lirayı bulan destek paketi için İmamoğlu'na teşekkür etti.