1 çocuk annesi Çiçek Yalçın tır şoförü olarak mesleğine devam ediyor. Çiçek Yalçın, baba mesleği olan ağır vasıta şoförlüğüne başladı. Yalçın, tır şoförü olmak için tüm belgelerini tamamladı ve iş arayışına girdi.

Merkezi İsveç’te bulunan ve uluslararası nakliye firmasında işbaşı yapan Çiçek Yalçın, geçtiğimiz ay teslim aldığı yeni aracı ile ilk yurt dışı servisini, tecrübesi olmamasına rağmen başarıyla sonuçlandırdı ve ikinci servisi için yeni yük alarak Edirne’deki tır parkında beklemeye başladı.

Kapıkule sınır kapısı yakınlarındaki tır parkında sırasını bekleyen Çiçek Yalçın, “Ben Edirne Belediyesi’nin ilk kadın ambulans şoförüyüm. 6 yıl kadar Ambulans şoförlüğü yaptım. Fakat üzerimde olan baskılar ve uğradığım haksızlıklardan dolayı işi bıraktırma noktasına kadar getirildim. Bu sebeple iş değişikliği yaptım. Hiç sorun yok. Ben her zaman ekmeğimi taştan çıkarıyorum. Şu an Avrupa uluslararası tır şoförlüğü yapıyorum. Baba mesleğim. Babam da zaten kamyoncuydu. Babamdan gelen ailemin de verdiği destek ile şu an 2 seferimi Avrupa'ya yapıyorum. Ciddi anlamda zorluklar oluyor fakat severek yaptığınız zaman hiçbir problem yok. Bunun haricinde firmamın verdiği destek sayesinde ailemin verdiği özgüven ve destek ile bir sorun olmadan gidip geliyorum. Şu anda aktif olarak birçok kadın tır şoförü var. Avrupa'da çok var ama artık Türkiye'de de var. Birçok firma bu konuda artık ön ayak oluyor. Erkek tır şoförü arkadaşlarımız da bize destek oluyorlar. Her zaman yardımcı oluyorlar. Bununla ilgili herhangi bir sorun yaşamıyoruz” dedi.

6 yıl süreyle çalıştığı Edirne Belediyesi’nde sürekli mobbinge maruz kaldığını iddia eden ve kendisini bu işe itmeye neden olan olayları anlatan Çiçek Yalçın, “Ben 6 yıldır ambulans şoförüydüm. Orada uğradığım haksızlık, mobbing ve sürekli bir baskı ve sürekli bir aile politikası aile şirketiymiş gibi bir çalışma olduğu için hep birbirlerinin yakınları işe alınmış kişiler işte çalışıyorlar. O onun yakını, bu bunun kardeşi. Ben bir şey söylediğim zaman haksızlığa uğradığım bunun önlemini kendimce bir yıl öncesinden almıştım. Bir yıl ehliyet sürecim sürdü, ehliyetimi büyüttüm. Bir müddet sonra da dayanamama noktasına geldiğim andan itibaren işi bırakma gereği duydum. Ambulans şoförlüğü yaparken görev tanımım haricinde görevlendirilmekti.

Benim ambulans şoförlüğü haricinde normal şartlarda cenazeye gönderilmemem gerekirken, ben cenaze taşıma işlemi de yaptığım için bu da beni çok zorluyordu. Normal şartlarda ben nakil ambulans şoförüyüm. Nakil olarak devam etmiş olsaydım bir sıkıntı yoktu. Fakat cenaze taşıma, cenaze aracı şoförlüğü ve başka arkadaşların işlerini de bize yükledikleri için bu şekilde sıkıntılar olduğundan dolayı bu da mobbinglerden biriydi ve ayrılmak zorunda kaldım” diye konuştu. İstanbul İsveç arası çalıştığını belirten bir çocuk annesi Yalçın, “Toplam 17 gün sürüyor seferim. Bir çocuk annesiyim ve ailemin verdiği destekle bu şekilde devam ediyorum Çocuğuma annem bakıyor, o yüzden de bir sıkıntı yaşamıyorum” şeklinde konuştu.