Eskişehir Seyitgazi’deki Küllüoba Höyüğü’nde yapılan arkeolojik kazılarda 160’tan fazla iskelet gün yüzüne çıkarıldı. Çalışmalarda çocuk ölümlerinin yüksek olduğu ve beslenmede sosyal farklılıkların bulunduğu tespit edildi. Ayrıca taş sanduka mezarda kafalarına küt cisimle vurularak öldürülmüş bir yetişkin ile bir çocuğun iskeletleri bulundu.
Erken Tunç Çağı’na Tarihlenen Mezarlık: 160’tan Fazla Birey
Küllüoba’daki kazılarda elde edilen bulgulara göre mezarlık alanı MÖ 3200–2900 dönemine tarihleniyor. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türktekin, “Burada 160’tan fazla birey ortaya çıkarıldı… tahıl ağırlıklı bir tüketimin yaygın olduğunu ancak sosyal hiyerarşide bazı farklılıkların olduğunu… protein ağırlıklı beslenen kişilerin farklı bir şekilde gömüldüklerini ortaya çıkardık” dedi.
Yüksek Çocuk Ölümü ve Toplumsal Gerilim İzleri
Prof. Dr. Türktekin, “Yine çocuk ölümünün çok fazla olduğunu burada tespit etmiştik. Zaman zaman sosyal çatışmaların yaşandığını gösteren örneklerimiz de burada bulunuyordu” ifadelerini kullandı. Uzmanlar, diş incelemeleri ve gömme gelenekleri üzerinden dönemin yaşam koşullarına dair verileri karşılaştırmalı biçimde değerlendiriyor.
İki Birey Küt Darbeyle Öldürülmüş
Kazı ekibinin tespitlerine göre taş sanduka mezarda bir yetişkin erkek ile 12 yaşlarında bir çocuk birlikte gömülü bulundu. Prof. Dr. Türktekin, “İkisinin de kafalarına sert bir cisimle vurularak öldürülmüş olmaları”nın dikkat çektiğini belirterek bu durumun yerleşmede bir çatışma sürecine işaret edebileceğini söyledi. Hacettepe Üniversitesi Antropoloji Bölümü’nden Dr. Demet Delibaş da “Taş sanduka mezarda, 2 bireyde şiddetin izleri var. İkisi de küt bir silahla öldürülmüş bireyler” bilgisini paylaştı.
Gömü Geleneklerinde Çeşitlilik
Dr. Delibaş, alanın Erken Tunç Çağı mezarlığı olduğunu, Küllüoba’da taş sanduka, basit toprak ve pitos mezarların bir arada görüldüğünü belirterek bunun kültürel çeşitliliğin göstergesi olduğunu vurguladı.
İskeletler Hacettepe Üniversitesi Biyolojik Antropoloji Laboratuvarı’nda inceleniyor; araştırmalar yaşam biçimi, beslenme ve olası şiddet izlerine odaklanarak sürdürülüyor.