Tarih kitaplarından okumak yerine, kısmette kendisini bizzat yaşamak varmış. Pandemi de artık zamanla tozlanacak sayfalardaki yerini bizim jenerasyonla birlikte alıyor. Süreci sıcağı sıcağına yaşadığımız bu dönem içinde ise topyekün mücadelemiz tüm hızıyla devam ediyor. “Ne yapmalı, ne etmeli, ne olacak” derken “etkiye tepki” refleks reaksiyonlarla, hem özel, hem de iş hayatlarımızda dinamik kalmaya ve tabiri caizse aslında “hayatta ve ayakta kalmaya” çalışıyoruz.

Hatırlayacaklar bilir, 2016 sürümünde, iş hayatında “sihirli formüller” değil, “sihirli dokunuşlar” vardır, onlar iş yapar ve fark yaratır demiştik, pek tabiidir ki demeye bugün de devam ediyoruz. Başarı yolunda “7 Sihirli Dokunuş” hala hayati önemini korumaya devam ediyor. Herakles’e atfedilen “Değişmeyecek tek şey değişimin kendisidir” sözünden yola çıkarak, dokunuşlardaki değişim ve gelişime yine birlikte bir bakalım, her daim zor iş hayatı koşullarında önemi ise hiç değişmeyecek olan “karlılık yönetimi” prensiplerini tekrar hatırlayalım.

Ne demiştik, ne oldu? Pandemi süreci ve ötesinde, yarın ne olmaya devam edecek?

Demiştik ki:

  • Maliyetleri değil, kayıpları azaltın; kalitesizlik en büyük maliyettir.

Ve eklemiştik:

Maliyet kısma, otel yönetimlerimize her zaman çekici gelmiştir ve tasarruf edilen maliyet doğrudan kar artışı olarak algılanır. Bu uygulamalar yapıldıkları anlarda iyi sonuçlar verebilirler ancak her ne olursa olsun yararları sürekli değildir. Gerçek şudur ki; başınız ağrıdığında aspirin içersiniz, ama sürekli aspirinle beslenerek yaşamınızı sürdüremezsiniz.

Toplam Kalite Yönetim uygulamalarının “1 kerede yap, doğru yap” vurgusunun altında yatan temel fikir “kayıpların azaltılması” fikridir. Malzeme kayıpları, işçilik kayıpları, zaman kayıpları, fireler, müşteri iadeleri, reklamasyonlar ve hukuksal kayıplar önlenmesi gereken kayıplardır. Daha vahimi bu kayıplar devamları halinde, zincirleme olarak müşteri kayıplarına, prestij-imaj-itibar-güven kayıplarına ve dahi, pazar kayıplarına dönüşebilir.

Dokunuş 1

Maliyetleri doğal akışında kontrol altında tutun, ölçümleyin, kendi içinde yıllara göre kıyaslayın, finansal disiplin içerisinde düzeltmeleri yapın. Ancak enerjinizin, dikkatinizin, işgücünüzün büyükçe bir bölümünü de kayıplar üzerine verin. Gerekirse, alt-orta-üst düzeyden temsilcilerden oluşan bir “Kayıpları Önleme Komitesi (KÖK)” kurun, kayıpların hep birlikte “köküne” inin. Bu konudaki çalışmaları hem yönetici hem de personel nezdinde özendirin, ödüllendirin. Kayıpları azaltmak demek, çarpan ve kalıcı etkileri ile beraber kazançları arttırmak demektir.

“Salt-maliyetçi” değil, “fayda-maliyetçi” olun. Konsantrasyonu değer yaratımı üzerine verin. Maliyet unsurlarını, yarattıkları katma değer ve işletmeye sağladıkları direkt ya da endirekt faydalar üzerinden değerlendirin. Bunu bir kez değil, tekrar tekrar yapın, sisteminizi devamlı güncelleyin. Müşterinize vermeyi taahhüt ettiğinizi “tam” verin, “verir gibi” yapmayın. Büyük resme odaklanın, çalışanlarınızın da sürece katılmasını teşvik edin, sahadaki gücü önemseyin, onları karşınıza değil yanınıza alın.

Pandemi 2020’nin bize gösterdiği: İşte bir kez daha o noktadayız; krizleri iyi yönetmek, sadece kriz anlarında neler yaptığınız, ne tepkiler verdiğinizle değil, esas onun öncesinde neleri, nasıl ve ne yönde yaptıklarınızla da alakalıdır. Bağışıklığı kuvvetli, akıllı, tutarlı, hedef odaklı, ayakları yere basan, rasyonel, empatisi yüksek, misafir-çalışan-kurum üçgeninde faydalar yaratmayı ana prensip haline getirmiş yönetim yapıları “kriz dönemlerine en dayanıklı olanlar sınıfında” yer almaya devam edeceklerdir.

Aynı zamanda, işletme stratejilerini yürütmede fayda-maliyet dengesini pusula edinmiş, müşterileri ile sadece “iş olsun!” diye değil, “gerçek” ve “samimi” bir bağ kurmaya çaba gösteren, çalışanlarına adeta “okul” olabilen kurumlar çok net olarak görüyoruz ki, bu dönemde yine en az etkilenenler olarak ilerleyecekler. Kuşkusuz, pandemi fırtınası dindikten sonra da en hızlı koşan ve yükselenler yine bu yapı ve işletmeler olacaktır.

İşin özü olmaya devam eden kıssadan hisseler: “Kalite yükselirse, maliyet azalır.” Tom Peters (Akademisyen, İş Yönetimi Yazarı)

30.11.2020 Pazartesi "devam edecek"...